Şair, hem de kelimenin tam anlamıyla bu sıfatı hak eden biri, Öyle sıradan bir mısra söyleyip kasılanlardan değil. Halk adamı hak adamı, biraz da Melami meşrep!

M. Ragıp Karcı'nın ölüm yıldönümü. Beş yıl olmuş vefat edeli. Vefatı dolayısıyla yapmış olduğum paylaşım.

Şair Ragıp Karcı

Şair, hem de kelimenin tam anlamıyla bu sıfatı hak eden biri.. Öyle sıradan bir mısra söyleyip kasılanlardan değil. Halk adamı, hak adamı, biraz da Melami meşrep! Tipik Urfalı. Ehli keyf! Gençliğinde bohemliği de olmuş. Necip Fazıl'ın abdest suyunu dökmüş, şeyhinden el almaya gittiğinde kafası bir hoşmuş. TRT için türkü derlemesi yaparken Alevi cemlerine katılmış bir sünni. Aleviler şakayla karışık Yezit Dede derlermiş. O sıfatları aşmış bir şair. Bizim camiada iyi bir kaç şairden biridir. "Şiirime söz söyletmem!" derdi. Çünkü şiirinin gücünün farkındaydı. Şiiri bilerek yazan ustalardandı. Bir şiir şöleninde ünvanlarını öne çıkararak şiirlerini okuyan şairlere inat, kürsüye çıkıp yalnızca "ben şair" diyerek şiir okumadan kürsüden inen, soylu duruş gösteren tavır adamı...

Bazı adamlara şairlik sıfatı yakışmaz... Örneğin Balzac'ı bir şair olarak görmek ve düşünmek istemem. Egosu yüksek adamlardan haz almam. Bana göre şair aşkın adamdır. Alçakgönüllüdür. Mütevazıdır. Bu yüzden şiiri diğer sanat dallarından ayrı tutarım. Çünkü şiirin bir zerafeti vardır. Şiirin saflığı ve özgünlüğü gibi şairlerin de zerafeti, saflığı özgünlüğü olmalıdır... Necip Fazıl'ın, Nazım'ın, Sabahattin Ali'nin şiirleri kadar zarefetleri, yakışıklılıkları da konuşulur. Ragıp abi ufak tefek biriydi ama sevecen bir görüntüsü vardı. Hele son yıllarda bembeyaz sakalıyla pamuk dede olmuştu... Rind meşreptir ama söylediği şiirlerde derin bir melal hissedilir. Melamet hırkasıyla, melali sanatında özdeşleştiren müstesna bir insandı. Günümüz şiirinde melalin olmamasından dolayı eleştirir, bazı halk türkülerini şiirlerden daha kıymetli görürdü. Melalin halk türkülerinde çok güçlü şekilde yaşadığını söylerdi. Son yayınlanan kitabı "Türkü Dinleme Temrinleri"de bu konuya ciddi şekilde eğilmişti. Türkülere felsefi ve edebi yaklaşmıştı...

Onun şiiri divan edebiyatı ile türkülerin senteziydi...

Onun şiirlerini anlamanın yolu türkülerden ve gazelden geçer. İyi şairdi. Gönül adamıydı, bir azizenin dingin ruhundan, bir fahişenin trajedisinden ilham alıp melal ile şiir söyleyen güçlü bir şairdi. Divan edebiyatının imgelerini dönüştürüp modern bir dille söyleyen Ragıp Karcı'dan şiir konusunda çok şey öğrendim. Onun bugün vefat haberini alınca üzüldüm. Biyografisini yazıyordum... Yazımı en çok uzayan bir kitap oldu. Bazı sebeplerden dolayı bitiremedim. Bundan bir kaç ay evvel bana telefon edip "Kitabı ne zaman bitireceksin? Ben öldükten sonra mı yayınlayacaksın?" diye fırça atmıştı. Şimdi vefatını öğrenince bu söz içime dert oldu. Nereden bilecektim ölmek için acele edeceğini... Rahmetle kal abi...