Üç dört arkadaşımla konuşurken, ilişkilerin rengi ve konumu şekli tartışırken bu konuya geldik ve aman ha dedim! Mevzu derin kızlar yazacağım dedim !
Kulağımızdaki kaç ses yüreğimizdeki fırtınalar havadaki şiddetli gürültüler kaç travma eder, kaç diz yaralarımızı kanatır orkide kalplerimize kaç kan damlar?
Kalıplar var uyman gereken yoksa ya deli ya hafif ya bayağı yada tuhafa kaçarsın, onların gözünde giyim kuşam hal hareket; örneğin kadınsın gülme kahkaha atma,
Bağışlamak, duvarları yıkıp ruhu özgürleştirir. Sevdiklerimizi affetmek onların hatalarını kabullenmek, insani yanımızın derinlemesine keşfetmemize olanak tanır
Algıda seçicilik bakış açım perspektifim hatta şiirlerimi yazarken beslenişim çıkıyor karşıma, bugünde kendimle baş başa kaldım denizim gökyüzüm hatıralarımla
Bir kırlangıç süzülür Göğün sessizliğinde, Kanatlarında binlerce umut, Bir ayrılık matemi ile Döner geri, Her süzüldüğünde
KİRAZLI KÖYÜ VE BİZ... Bahire’m canım benim... En güzel başucu anılarımın en özeli! Fındık ormanlarının kalbinde, o güzel çiftliğinde hepimizi sevgiyle, gülen yüzü ve naif yüreğiyle ağırladı.
Kutsal topraklarım inancım çocukluğum bereketim ruhumda bizimde beslendiğimiz ekonomik katkı sağlayan bizi çiftçi yapan hazinem harmanı denizim tazesi çerezim yaz gecelerimin baş sohbeti,
Fakat ne olursa olsun, eskilerin deyimiyle "kırk mum sönecek ama o kırk birinci mum, hep ateş topu gibi yürekte kalacak."
Simit'in mucidi Kanuni’nin vezirlerinden Şemsi paşadır, padişah özel günlerde ramazanlarda halka dağıtırmış Avrupa ve Abd’ye kadar yaydık lezzetimizi, ünümüzü.
Bu bağlantı sizi https://www.gapolaygazetesi.com dışındaki bir siteye yönlendiriyor.