iki gidiş iki geliş. Aydınlatma refüjden. Kavşaklar ve yollar gayet iyi. Bloklar birbirinden uzak ve cepheler güneşin doğuş ve batış yönleri esas alınarak belirlenmiş.
Dün Karadağ/İndere deprem konutlarını gezdim. Eski hükumetin doğusundaki yoldan çıktım buraya. Eski Zey yolu dedikleri patika şimdi iki gidiş iki geliş. Aydınlatma refüjden yapılıyor. Kavşaklar ve yollar gayet iyi. Bloklar birbirinden uzak ve cepheler güneşin doğuş ve batış yönleri esas alınarak belirlenmiş. Oto parkları ve yeşil alanları yeterli gördüm. İnşaat malzemesi ve plan uzmanların işi. Ben daha çok yerleşkeyi, sosyal alanları, inşaat seviyesini ve ulaşım gibi hususlara baktım.
5 okul, 3 sağlık evi var. Cami, park, yeşil alan bakımından sorun görmedim. Karadağ'ın eski halini bilen olarak gördüğüm tablo beni ziyadesiyle memnun etti. Hatta şehre bakan cephedeki evlerin birinde yaşamak isterim. Atatürk Baraj gölü ve şehrin silueti yazın çok güzel olur buradan. Bu evlerde oturacaklar çok şanslı. Güle güle otursunlar.
İlk sıralar hatta belki şimdi görülen aksaklıklar kısa sürede giderilir.
Bazı aksaklıklar yerleştikten sonra ortaya çıkar. İnşa aşaması hızlı olduğundan ister istemez eksiklikler olacak.
Karadağ, Yeşil Kuşak Ağaçlandırma sahamız. Birkaç kez yangın çıktı zor söndürdük.
Hele bir tanesi var ki yüreğimi ağzıma getirdi.
Bu yangından sonra meydana gelen boşluklar şahıslara kiralandı, badem ve benzeri özel ağaçlandırmaya konu oldu. Depremle hepsi iptal oldu.
O zamanlar Adıyaman neden buraya taşınmıyor diye kendi aramızda konuşurduk. Hatta rahmetli Ali Bozkurt Hocamın imara açılmasını isteyen makalesi var.
Depremden çok, tarım arazilerinin azalmasına karşı olduğumuz için isterdik.
Adıyaman Karadağ'dan taşınan çöküntünün üstünde. Depremin büyük hasar vermesi en çok bu yüzden. Karadağ deprem fayına yakın olabilir, ama zemin itibariyle uygun. Sert olduğundan yer hareketini yapıya iletmede yumuşak zemine göre daha iyi.
Deprem öncesi 2. Bölge oluşumuz, zemin raporları, statik hesapları ve asmolen yapı zararımızı/acımızı çoğalttı.
Neyse; konu değişmesin. Bugünü konuşalım.
Şahsen konutları beğendim. Depremin olmadığını kabul edersek, belediyenin imkanları ile alt yapının burayı yerleşime açması on yıllar alırdı. Yol, doğalgaz, kanalizasyon, su, okul, sağlık ocağı, cami ve yeşil alan, otopark gibi diğer sosyal alanların tesisi mevcut imkanlarla mümkün olmazdı.
İyi ki deprem oldu hezeyanı manasında söylemiyorum. Konutların zaman ve konfor standardının görmezden gelinmemesi gerektiği manasında söylüyorum.
Gördüklerimi söylüyorum.
Birkaç yıl sonrasını hayal ederek yazıyorum.
Yoksa sorunlar, istekler, talepler, beklentiler yerli yerinde ve aile hukukunu ve saadetini etkiliyorsa kim ne diyebilir ki.
Vatandaş daima haklı, ciddiye alınmalı.
Ancak doğru ve iyi işlerin de hakkı teslim edilmeli.
