Güya üç maymunu oynayacaktım!..

Susacaktım, kalem zinası yapmayacak, effendi effendi köşemde oturacak, seninle atçılık-arabaçılık oynayacaktım, öyle mi?

Sözüm ona gözümün önünde adam boğazlasalar başımı çevirecek, görmeyecek ve görmezden gelecektim, değil mi?

Yapamadım; ihtilali haklı kılacak şartları oluşturma sürecinde can veren arkadaşlarımın hatıraları rahat bırakmadı beni.

Yaz dedi Mehmedler!..

Yaz dediler bir ağızdan! yaz! yaz!..

Mesela: 33 sene evvel bugün,12 Eylül 1980 Cuma sabaha karşı darbe yapan 5 orgeneralin kafa kafaya verip aldıkları bir kararla:

---TBMM’nin kapattıklarını,

---T.C. Anayasası’nın rafa kaldırıldıklarını,

---Siyasi partilerin kapısına kilit vurulduklarını ve mallarına el koyduklarını yazmayacaktım bilmem kaçıncı kere.

Güya görmemiş gibi davranacak ve kimseyle konuşmayacaktım.

Susamadım Mehmed’im, susamadım işte.

İstanbul Ülkü-Bir Şube Başkanı, genç ülküdaşım Hilmi Sakarya seslendi Fatih Çarşamba’da kanlar içinde yatarken.

---Bırak üç maymunu oynamayı, yaz!.. Gördüğün, bildiğin ve duyduğun herşeyi yaz diye boğazıma sarıldı Urfa’da toprağa düşen adaşım Yaşar Mağat!..

12 Eylül 1980’den sonra 5 orgeneralin kafa kafaya verip aldıkları insanlık dışı kararlarla:

---650 bin kişinin göz altına alındığını;

---1 milyon 683 bin insanımızın fişlenerek hayatlarının karartıldığını,

---Açılan 210 bin davada 230 bin insanımızın sanık sandalyesine oturtulduklarını;

---Bunlardan: 71 bininin TCK’nın 141, 142 ve 163’üncü maddelerinden; 98 bin 404 kişinin de örgüt üyesi olmak suçundan yargılandıkların görmezden gelemezsin, görmesen de duymamış olamazsın; yaz haydi!..

---Bırak üç maymunu oynayamayı, yaz!..

Kelimeler peşpeşe dilimin ucuna gelmişken yaz abi diye seslendi ötelerin ötesinden Antepli Mehmet Çapar!..

12 Eylül 1980’den sonra 5 orgeneralin kafa kafaya verip aldıkları kararlarla:

---Kurulan sıkıyönetim mahkemelerinde hakim karşısına çıkarılan169 bin 404 yurttaşımızdan 7 bini hakkında idam cezası istendiğini;

---Bunlardan 517’sine ölüm cezası verildiğini;

---Hüküm giyenlerden 50’sinin idam edildiğini güya görmezden gelecek, duymamış olacak ve konuşmayacaktım.

---Bırak üç maymunu oynayamayı, yaz!."

“Tutulası dilin, körolası gözlerin, kırılası elleri ve hatta hayallerinle dahi fikir zinası yapmayacağını söyleme de, yaz" diye haber gönderdi Balıkesirli şehidim, müdürüm, arkadaşım İsmail Bayraktar!..

12 Eylül 1980’den sonra 5 orgeneralin kafa kafaya verip aldıkları kararlarla:

---Gözaltına alınan yurdum insanından 300’ünün kuşkulu bir şekilde öldüğünü ya da öldürüldüğünü;

---171 vatan evladının işkenceden öldüğünün belgelendiğini;

---Ceza evlerinde 299 kişinin çeşitli nedenlerle hayatını yitirdiğini;

---14 kişinin açlık grevinde,

---16 kişinin kaçarken,

---95 kişinin çatışmada öldürüldüğünü;

---73 kişi için doğal ölüm raporu verildiğini ve

---43 anakuzusunun intihar ettiğinin bildirildiğini görmezden gelecek, duymamış olacak ve konuşmayacaktım.

---Bırak üç maymunu oynayamayı, yaz!.

“Yetiş ey ehli vatan, memleket batıyor” deseler dahi, istifimi asla ve kat’a bozmayacak kadar duyarsız, ruhsuz ve dahi vefasız olamayacağımı söylemiş Urfa’da şehid edilen Konyalı meslekdaşım, arkadaşım, Mahmut Bedir ülküdaşım.

12 Eylül 1980’den sonra 5 orgeneralin kafa kafaya verip aldıkları kararlarla:

---Yurt dışına çıkmak isteyen 388 bin kişiye pasaport verilmediğini;

---“sakıncalı” oldukları gerekçesiyle 30 bin kişinin işinden atıldığını;

---14 bin kişinin yurttaşlıktan çıkarıldığını ve 30 bin yurttaşımızın da yasadışı yollarla yurtdışına kaçıp siyasi iltica talebinde bulunduğunu görmezden gelecek, işitmemiş olacak ve konuşmayacaktım.

---Bırak üç maymunu oynayamayı, yaz!.

Darbeleri sorduklarında; 27 Mayıs 1960 veya 12 Mart 1971, ya da 12 Eylül 1980 dediklerinde söylenenleri duymazdan gelemezsin, yaz diye haber salmış; şehitlerin önde gideni, Dursun Önkuzu kardaşım..

12 Eylül 1980’den sonra 5 orgeneralin kafa kafaya verip aldıkları kararlarla:

---Mahkemeye verilen 400 gazeteci hakkında, -ki bunlardan biri olmak benim için her zaman gurur vesilesi olmuştur- 4 bin yıl hapis cezası istendiğini ve toplam 3 bin 315 yıl 6 ay hapis cezası verildiğini;

---Saldırıya uğrayan meslektaşlarımın sayısının 300 olduğunu,

---31 gazeteci ve yazarın cezaevine girdiğini;

---3 gazetecinin silahlı saldırı sonucu öldürüldüğünü;

---Sıkıyönetim Komutanlıklarının kararlarıyla gazetelerin 300 gün yayın yapamadığını;

---Türkiye’nin en büyük 13 gazetesi hakkında 303 dava açıldığını ve 39 ton gazete ve derginin imha edildiğini görmezden gelecek, duymamış olacak ve konuşmayacaktım.

--- Bırak üç maymunu oynayamayı, yaz!.

Gazetelerde çarşaf çarşaf 28 Şubat 1997’deki postmodern darbe yorumları yayınlandığında ya da 27 Nisan 2007 e-muhtırasını konu alan bir program ekranlara geldiğinde "haksızlık karşısında susan dilsiz şeytan gibi davramazsın" demişti babam.

12 Eylül 1980’den sonra 5 orgeneralin kafa kafaya verip aldıkları kararlarla:

---Darbe sürecinde 937 filmin sakıncalı bulunarak gösteriminin yasaklandığını;

---23 bin 677 derneğinin faaliyetlerinin durdurulduğunu; 3 bin 854 öğretmen, 120 üniversite öğretim üyesi ve 47 hakimin işine son verildiğini görecek, duyacak ve konuşacak ve yazacaksın diye tembih etmişti ölmeden önce.

---Bırak üç maymunu oynayamayı, yaz!.

Hayatımın akışını değiştiren darbelerden herhangi biri hakkındaki duygu, düşünce veya anılarımı anlatmam için önüne mikrofon uzatıldığında; susma hakkını kullanamazsın ve tek kelime söylemeden çekip gidemezsin diye sızım sızım sızlamıştı vicdanım.

O günden sonra 5 orgeneralin kafa kafaya verip aldıkları kararlarla:

---TRT’de çalışan 101 kişinin hiçbir gerekçe gösterilmeden görevlerinden alınarak meslekleriyle ilgili olmayan veteriner, orman, kömür, liman, ziraat, toprak-su müdürlüklerine atandıklarını da görecek, duycak ve konuşacaksın

Üç maymunu oynayacaktım güya. Asla okumayacaktım!. Kat’a yazmayacaktım!. Zinhar konuşmayacaktım.

Ama olmadı Mehmed’im!..

Yapamadım benim güzel torunum!..

Bir gün aynı şeyleri yaşarsa bu ülke, sen de benim gibi yapacaksın.

Okuyacak, yazacak, konuşacak; hakkın ve haklının yanında olacak, haksızlığın karşısında son nefesini vereceğini bilsen dahi susmayacaksın!.

Dilsiz şeytan olmayacaksın!.