Süt mavisi bir sabahı papatyalardan demet yaptım sepeti koluma taktım gelincik tarlalarında bir sağa bir sola kara çalılıkları ellerimle kanaya yırtıla çektim
Süt mavisi bir sabahı papatyalardan demet yaptım sepeti koluma taktım gelincik tarlalarında bir sağa bir sola kara çalılıkları ellerimle kanaya yırtıla çektim attım üstümden, yutkunduğum gözyaşlarımı bıraktım.
Siyahı kırmızı böğürtlen oldular masalı şaşırttım ormandaki amcayı gömdüm oracıkta elinde tavşan yüreğinle, yüreğimden zarif ellerim çıktı doldu kötü insanlarla orman, o an tırnaklarım kaplan pençelerine döndü ağaçlar sevdaya dair söylesiyordu...
Yüksek bir kayın ağacının tepesine çıktım kozalak mikrofonum ayağımda sazdan terlikler, hanımefendiler derken bir el omuzumda elimden tut elimden, hafif cansız cılız bir kurumuş şimşir yaprağı el,yüreğinde bir selvi kökü kurumuş, ellerini çırparken çatlamış avuçları hey arkadan bir ses bravo erkek gibi kadın, hop bayım sen kimsin ki sana benzeyeyim sen bir kişilik dişilik sınavına gir sonuç önemli değil çekilebilirsin ne kadar sevdik ne kadar sevildik sevildikçe belkide kimsenin eni olamadık dilimizin döndüğünce nihavente 5 kala süzüldük kimimiz ben kimimiz sen biz olamadık şahsına münhasır müsvedde aşklar yaşadık yapboz sevdaların tadı kaçtı aşksız aşkların aç kapa kepenk misali gümbür gümbür geliyor sessizce açıda bekliyor tekrar gürültüyle kapanıyor pas tutmuş yürekler üstüne tuzlu sular uçuşuyor intihar vakti gelmiş kelebekler iniyor sarı toprakta son nefesini veriyor her şeyi bitirdim gelincikler soldu papatyalar döküldü çakıl taşları suya uçtu bitti gitti.
Olamayan aşklar hiç olmayacaklarını ceplerine aldılar ve yıldızlar son nefesini verdi sevdaya dair şarkıların sesi kısıldı sessizce avaz avaz ağladı ey insanoğlu bazen katran gecesi ayrılıklar müjdeler gökyüzüne hem de “pekmez karası” lezzetinde gecesini özgürlüğün...
Bir elimde özgürlük meşalem bir elimde karaladığım fotoğraflar sildiğim çıkardığım her şey herkes selam olsun gidenlere...
Kıymet Şahin 05.Ocak.2024 00:02