Musiki; türküsü, şarkısı, hoyratı, gazeli, sazı ve sözü ile şehir tarihin her döneminde ve her kesimden Urfalı için hayatın olmazsa olmazları içinde yer alır. Özel ve şehre özgü zamanlarda, mekan ve insanlar için hayatın ta kendisi olur kimi zaman.
Diğer bir deyişle; Urfalılar açlığa, susuzluğa, yokluğa ve yoksulluğa bir yere kadar dayanırlar, ama türküsüz, hoyratsız, gazelsiz, sazsız, sözsüz ve sessiz bir ömre katlanamazlar.
İnsanlarımızın genlerinden gelen bu anlayışladır ki düğünden-cenazeye, kına ve asbap gecelerinden bayramlara, seyranlara, dağ yatıları, sıra gezmeleri ve arkadaş toplantılarına varıncaya kadar her zamanı, mekanı ve olayı musiki ile anar ve anlatırlar.
Musiki sadece erkeklere özgü bir tutku ve bir aşk değildir Urfa’da.
Kadınlar; gelin evlerinde yapılan ve “Kına Gecesi”lerinde evlilik, düğün ve sevda konulu türküler eşliğinde oynar; damat ve gelin tarafından kadınlar zaman zaman doğaçlama ürettikleri manilerle atıışarak geceyi şenlendirirler. Urfalı hanımların şiire ve musikiye yatkınlıklarını “Şivan” denilen etkinliklerde de görmek mümkündür. Ölen kişiye övgü dolu ağıtlar yakarak ağlar; cenaze sahipleri ve taziyeye gelenleri de ağlatır.
Erkeklerde mevsim ve iklim şartlarına göre; soğukların bastırmaya başladığı aylarda “sıra gezmesi”, “asbap gecesi” ve benzeri birlikteliklerde; bahar ve yaz aylarında ise “bağ-bahçe gezileri” ile “dağ yatıları”nda etkinliğin türüne bakılmaksızın türküler ve hoyratlar okurlar. Bu etkinliklerde hoyrat, türkü ve gazellerin yanı sıra , etkinliği düzenleyenlerin ve misafirlerin meşrep ve inanç dünyasına uygun tasavvuf musikisi eserlerini de icra ederler, Yunus gibi.
“Gelin Getirme” törenleri de, motorlu araçların yeni yeni kullanılmaya başladığı yakın geçmişe kadar, Urfa Musiki geleneğinde önemli bir yer tutar. Gelini yaya veya atla müzik grubu eşliğinde damat evine getirilir; yol boyu hemen her sokak başında durulur ve fasıl yapılır, hoyrat ustaları bu duraklamalarda “gelin, aşk ve evlilik” temal hoyratlar söylerler.
Urfa’nın geleneksel hayatlı taş evlerinde yapılan düğün ve nikah törenlerinde “Degenek Oyunu”nun oynanır; arada hoyratlar okunur. düğünü izleyen kadınlar zılgıt çalarak düğüne katılanları coştururlar.
(URFA NE YANA DÜŞER-Yaşar DURU)