Sohbet ediyoruz. Konu siyasete yürüdü. CHP'li arkadaş hemen konu başlığını attı "Köy enstitüleri kapatılmasa bugün eğitim sorunumuz olmayacaktı!"

Geçtiğimiz günlerde bir basın toplantısı ardından üç beş eski gazeteci arkadaş ayaküstü sohbet ediyoruz. Konu siyasete yürüdü. CHP'li arkadaş hemen konu başlığını attı "Köy enstitüleri kapatılmasa bugün eğitim sorunumuz olmayacaktı!"

Buyur buradan yak!
Dünya yapay zeka ile eğitim, üretim hatta savaşlar yapmayı konuşuyor. Elon Musk Mars'ta koloni kurmaktan söz ediyor ama bizim jakoben kafa geçmişten bir türlü çıkamamış. Çünkü beyni uçkurunda!
Geçmişte köy enstitülerinde yaşananlar zaman zaman konu edilir hala. Gayri meşru hamilelikler, bol içkili alemler, gencecik kızların nüfuzlu sarhoşlara meze yapılması, çırılçıplak soyulup oynatılması v.s...

Özledikleri geçmiş ve gelecek vizyonları bundan ibaret, sadece ve yalnızca bu!
"Yiyelim, içelim, eğlenelim"

CHP'li belediyelerin icraatlarını konuşuyoruz ya hani!
Son seçimde halkın verdiği desteğin karşılığında ne verdiler, vatandaşın hangi yükünü hafifletip ne tür projeler ürettiler?
Diye sorduğunuzda derin bir sessizlikten başka bir cevap duymazsınız, ya da bir sürü mazaret!
Durun bir dakika beyler!
Kent lokantaları var ya işte!
CHP'li belediyelerin icadı değil mi kardeşim!
Vatandaş 40 liraya üç çeşit yemek yiyor, beğenmediniz mi?
Özetle; Dün köy enstitüsü, bugün Kent lokantası. CHP vizyonu bu kadar...

Beğendik beğenmesine de, koskoca belediyenin övünerek anlatacağı tek şey bu mu olmalı?
Ayrıca, kent lokantası adı altında 40 liraya satılan yemek, ismi Kent lokantası olmasa da, AK Parti belediyeleri döneminde ücretsiz dağıtılıyordu vatandaşa, hem de ramazan ayında kapısına kadar getiriyorlardı fakir fukaranın!

Asıl yazık olan şey ne biliyor musunuz?
Ülkesinin, vatanının, çocuklarının geleceğini ve bekasını bir öğün ucuz yemeğe satabilecek marjinal bir kitlenin varlığı!
Birkaç lokanta açılıp ucuza yemek yedirildiği için kendini dünyanın en bahtiyarı, yemeği veren belediyeyi de en başarılısı gören akıl fukaralarına, ülkemizin, Erdoğan liderliğinde ki AK Parti iktidarında son 20 yılda nelerin başarıldığını anlatamazsın.

Anlatsanda anlayamaz zira onun için ucuz hatta beleş yemek, savunma sanayindeki muhteşem sıçramadan, uzaya uydu fırlatmaktan, istihdam ve ekonomide ki büyümeden, ileri demokrasiden ve hatta insan haklarından ve dahi vatan ve bayraktan daha önemlidir!
Abartmıyorum!
Vallahi abartmıyorum, billahi abartmıyorum.
Öyle olmasaydı; 23 yıldan bu yana devrim ustüne devrim gerçekleştiren, Türkiye'yi dünyanın en büyükleri arasına sokan ve ülkemizi  AB ülkelerinin, Trump manyağına karşı kapımızda çare aradığı bir dünya başkentine dönüştüren Cumhurbaşkanı Erdoğan'a karşı üç kuruşluk vizyon ve liyakati olmayan İmamoğlu gibi, Yavaş gibi pragmatist tipleri  destekleyebilirler mi?
Kim ki bunlar?
İmamoğlu denilen şahısla ilgili her gün bir başka skandal iddialar sosyal medyada birinci sırada yer alıyor.
Orta seviyede her aklın kazanabileceği bir üniversite yeterlilik puanını alamadığı için Kıbrıs'ta zengin çocuklarının okuduğu ve o dönem ülkemizde denkliği bile bulunmayan bir üniversitede okuyup şaibeli sekilde İstanbul Üniversitesi'ne yatay geçişi mahkemelik olan bu şahsın, Erdoğan'a karşı Cumhurbaşkanı adaylığını konuşuyoruz!
Vay vabam vay! Breh breh breh...
Mansur Yavaş kim?
Susan adam! Aslında konuşmasını bilmeyen adam desek daha doğru olur.
Ankara'da yaptığı bir tek başarılı projesi yok ama bu arkadaş Cumhurbaşkanı olsun. Neden: Abi adam hiç konuşmuyor, ağır abi yani!...

Al sana seçmen kriteri, al sana ülkemden trajikomik orta oyunu!
Kavuğa Dümbüllü'mü seçiyorsun!
Cumhurbaşkanı seçiyorsun Cumhurbaşkanı!
Kendine gel yahu!..