İşlerini her türlü engellemelere rağmen doğru yapan, faydalı olan, karşılığında hiçbir menfaat beklemeyenler her türlü takdiri de övgüyü de hak ederler.

Zorluklarla elde edilen başarılar takdir edilir. Edilmelidir.

İşlerini her türlü engellemelere rağmen doğru yapan, faydalı olan, karşılığında hiçbir menfaat beklemeyenler her türlü takdiri de övgüyü de hak ederler.

Adıyaman'ın bu konuda sınıfta kaldığını defalarca yazdım.

Yersiz ve abartılı çıkışlarla defalarca kendine zarar vermiş, hak etmediği cezalar almış, seviyesiz, ölçüsüz, küçümseyici eylemlere muhatap kalmıştır.

Ben derim ki tam zamanı.

Yıkıldık ve ayağa kalkıyoruz.

Bazı şeyler değişsin. Değiştirelim.

Düşmanca değil, kardeşçe düşünelim, konuşalım.

Zarar vererek değil, uyararak ikaz edelim.

Küçümseyerek değil, tamamlayarak karşı olalım.

Seviyemiz, derinliğimiz, en nihayet faydamız şiddetimizle değil, ufkumuzla etkili olsun.

Neyse, çok uzattım.

Ali Bozkurt

Abdulgafur Büyükfırat

Zeki Gül

Adıyaman eğitiminin mümtaz isimleri.

Duruşları, yaptıkları, ilgileri, heyecanları hep farklı, özgün ve karşılıksız olmuştur.

Yarına, yarından öteye bakmış, gençleri düşünmüş, ölçülü, seviyeli, hesaplı adımlar atmışlardır.

Başarısızlıkları bile ufuk açmış, rehberlik etmiştir.

İşlerini yaparken, sokakta yürürken, selam verirken fayda dışında hiçbir kaygıları olmamış, son nefeslerine kadar aynı kalmışlardır.

Sıkıntılarını ve zorluklarını gizlemiş, sempatik ve çıkarsız olmuşlardır.

Şimdi niye isimleri yaşatılmasın.

Daha iyileri varsa onlar da olsun.

Doğrunun, iyinin, haklının hakkı başka nasıl ödenir?

Boş sözler, faydasız övgülerle olmaz.

Sokaklar, camiler, okullar, çeşmeler, salonlar, meydanlar ve diğerleri...

İnsana ve insanlığa hizmet edenlerle süslensin.

Özendirsin.

Öncü olsun.

Heyecan versin.

Sevginin, başarının, çabanın, faydanın yerini faydasız, görgüsüz, seviyesiz çıkışlar almasın.

İyi insanla kötü insan niye aynı mezarlıkta, yan yana ve aynı dua ile...

Bu beni rahatsız ediyor.

Madem böyle olacak, iyi insanın bir yanı, bir şeyleri, mesela adı dışarıda, yaşadığı evde, yaşadığı şehirde, yaşadığı sokakta niye kalmasın?

El sıkarak kahraman olunmaz.

Nezaket gerekli, ancak yetersiz.

Dua aurayı değiştirir, fakat musluğu tamir etmez.

Sağlıcakla...