1 Ekim de yeni yasama yılı için açılışını yapacak olan Milli iradenin tecelligâhı TBMM,
1 Ekim de yeni yasama yılı için açılışını yapacak olan Milli iradenin tecelligâhı TBMM, sadece demokratik hayatımızın değil aynı zamanda millet olarak topyekûn kararlılıkla ve inançla her alanda verdiğimiz istiklal ve istikbal mücadelemizin de karargahı olmuş ve dünya durdukça da olmaya devam edecektir.
Medeniyet coğrafyamız, bir asırdan fazladır ve halen daha zalim küresel egemenler düzeninin pençeleri arasında can çekişmektedir!..
Kardeşlerimizin ve mazlum halkların hayatını kanla karartan emperyalist güçler, onların yuvalarını ve yurtlarını ateşe boğma emellerini hayasızca ve fütursuzca gerçekleştirmektedirler.
Son derece ağır şartlar altında olan bölgemizin ve medeniyet coğrafyamız için arzu edilen istikrar ve kalıcı barış ancak her alanda tam bağımsız güçlü Türkiye ile Türk-İslam Dünyasının yeni bir medeniyet tasavvuru üzerinde tam ittifak edilmesi ile mümkün olacaktır.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, son yıllarda büyük bir siyasi istikrar yakalayarak bölgesinde ve dünyada yükselen, oyun bozan ve oyun kuran bir güç olarak yoluna devam etmekte ve pek tabii olarak da bu durum kadim muarızlarımız olan bazı küresel güç merkezlerini rahatsız etmektedir.
Kendisine istinad etmeyen, sinesinde karşılık bulmayan, hiçbir çabanın veya fiili teşebbüs ile siyasi görüşün, başarılı olamadığının ve de olamayacağının teminatı ise engin feraset sahibi bu aziz millettir.
Geçmişte olduğu gibi bugün de millet iradesini ve sandık tercihini hazmedemeyip bir türlü içine sindiremeyen çevreler en hafif şekli ile gaflet ve delalet içindedirler.
31 Mart Hadisesinde, İstiklal Mahkemelerinde, Tek Parti İktidarında, 27 Mayıs,12 Eylül ve 28 Şubat,15 Temmuz darbe dönemlerinde millet iradesine karşı taarruz etme cüretinde bulunan yabancı başkentlerin “Közkaman” ları tarafından yapılan ihanetler milletimiz tarafından lanetle anılmaktadır.
Hakka, halka ve tarihe hesap verme mesuliyetinden yoksun, küresel güç merkezlerinin himayesinde ülkemizin istikrarıyla oynamayı misyon edinen kesimler bilmelidirler ki, hak,hukuk ve demokrasi emperyalistlerin inâyeti ile değil, emperyalizme geçit vermeyen milletimizin sarsılmaz iradesi ve kavi imanı ile kuvvet kazanır.
Artık Türkiye’de devleti yönetme hakkının yalnızca milli iradeden yetki almış siyasete ait olduğunu, sandıkla gelenin de sandıkla gitmesinden başka hiçbir yolun meşru olmadığını, milletimiz canını ortaya koyarak dosta düşmana açık seçik bir şekilde göstermiştir.
En zor zamanlarda dahi Malazgirt, Çanakkale, Dumlupınar gibi eşsiz destanlar yazmasını bilen bir milletin pulat iradesi ve imanı karşısında, siyasi ve silahlı bölücü, müstemlekeci, LGBT’ci, milletin çevresine yabancı sözde çevreci tuzu kuru zihniyetlerin kalkışma teşebbüsleri kıyamete kadar sonuç alamayacaktır.
Bu sebeple ülkemizin ve milletimizin istiklalini, istikbalini ve istikrarını sekteye uğratacak, dış tehditlere ve saldırılara karşı açık düşürtecek yanlış adımlardan, sokakta hukuksuz hukuk, haksız hak arama fiillerden sakınılması konusunda dahildeki sorumluluk sahibi herkesin sağduyulu ve azami dikkatli olması elzemdir.
Her zamankinden daha fazla birliğe ve beraberliğe ihtiyacımız olduğu bu dönemde milli iradenin muhalefet yetkisi verdiği partili seçilmişlerin bu bilinçle davranmaları vatana ve millete karşı sorumluluklarının yanında seçmenlerine karşı da sorumluluklarının gereğidir.
Sokakta veya başka başkentlerde hak aramanın gerekçesi her ne olursa olsun, anarşi ve teröre, gaflete, delalete ve hatta ihanetlere davetiye çıkartmak olur ki, bu bilinmeden yapılıyorsa gaflet, oy için yapılıyorsa zillet, bilerek yapılıyorsa da küresel emperyal güçlerin ekmeğine yağ çalmak olur.
Bu tür yollar ile siyaset yapmayı tercih eden siyaset kurumlarının milletimizden sandıkta kaçıncı olduğunu artık unuttuğumuz bir seçim hezimetini daha 2024 yerel seçimlerinde alacak olmalarını tahmin etmek hiçte zor değildir.
Çünkü siyasetçilerin siyaset yapma zemini; ülkemizin her karışı ve milletimizin gönlü, hak arama, yasa ve denetim yapma yeri ise milli iradenin tecelligâhı GAZİ TBMM’dir!.