Küresel sermayenin içeride ve dışarıda faiz üzerinden risksiz para kazanma hedefi beklentisi içinde olanlar kaybetti.


Kazanırken kaybetmek,kardan zarar etmek diye kavramları bilirsiniz.
Ben de tam bu duygular içindeyim
Başlığı görünce yanılgıya kapılmayın Kılıçdaroğlu Cumhuriyet Halk Partisi ve onun etrafında birleşip Seçime girenler kaybetmedi demek değil bu.
Biz seçim sonrası yaşadığımız gördüğümüz kayıpları yazalım istedim.
Üst düzey spor yapanlar bilirler.
Ağır geçen bir mücadeleden sonra 
Galipte gelseniz,mağlup da olsanız ruh beden ve zihin olarak çok yorulur çok hırpalanırsınız.
Spor yapmış halen yapan,biri olarak aklımıza spordan misal vermek geldi.
Seçimle spor ne alaka demeyin. 
Yarışan,kazanan ve kaybedenin olduğu taraftarların da olduğu bir realiteden bahsediyoruz.
Spor yarışmalarında kimse kaybetmek istemez elbet.
Galibiyet ya da mağlubiyeti; 
Bilgi,beceri güç ve taktiğin 
doğru yada yanlış kullanımı,belirler.
Sonuçta birileri kaybeder birileri kazanır.
Kendi kaybımızı sona saklayarak bu seçimde kaybedenleri
Yazmak istiyorum.
-Küresel sermayenin içeride ve dışarıda faiz üzerinden risksiz para kazanma hedefi beklentisi içinde olanlar kaybetti.
-Uzun bir dönem hükümet olamama devlet imkanlarından ihalelerden vs faydalanamama açlığı içinde olanlar bunun beklentisi ile hayal kuranlar kaybetti.
-Güçlendirilmiş parlementer sistem ifadesiyle içi,doldurlamamış önerilerle halkı yanıltacağını zannedenlerin 
bu önerileri halk tarafından red edilmiş oldu.
Parlementer sistem hayali kuranlar da kaybetti.
-İktidara gelme hayaline kapılıp milletvekilligi seçiminde aday olmayıp cumhurbaşkanlığı yardımcılığı ve bakanlık bekleyenler kaybetti.
-Parti kurup yüksek perdeden konuşanlar 
Hükümet olma,”Başbakan”olma iddiası içinde olanlar kaybetti.
-Kurdukları partiler olmasına rağmen kendilerine güvenmeyip başka partilerin listesinden seçime girenler,genel başkanlar vs ler kaybetti.
-Seçim sonrası cezaevinde olupta af vs lerle dışarı çıkmayı bekleyenler PKK lılar FETÖ cüler kaybetti .
-Kanunlar kararıyla işlerine son verilenler işten atılan işe döneceğiz diye heyacanla bekleyen PKK-FETÖ vs ilişkileri olanlar kaybetti.
-Türkiye’de Vakif vs Adı altında faliyette bulunan kendilerine “Dini Cemaat “diyen 
Dışardan idare edilen elaman olan bazı yapılar kaybetti,
-Muhalefete ,açık açık destek veren 
ideolojik faliyetleri herkes tarafından bilinen bazı meslek kuruluşuları ve odalar
Kaybetti.
-Sosyal medya üzerinden taraf olduklarını açık açık beyan eden mesleği ile siyaseti iç içe yaşayan bunuda,üstüne başına bulaştıran sanatçılar iş adamları kaybetti.
-Afrika’da Kafkasya’da Orta doğuda Türk hakimiyeti Türk gücü görmek istemeyenler kaybetti.
-Suriye’de başlayıp bizim topraklarımızın bir kısmınıda içine alarak,kukla bir devlet hayali içinde olanlar kaybetti.
-Kıbrıs’ta Akdeniz’de Libya da,Ege’de Karadeniz’de Türkiye’siz
planlar yapanlar kaybetti.
-Türkiye ile ilgili planlar yaparak 
Açık açık “Muhalefeti destekleyeceğiz”
Diyenler kaybetti.
-Türkiye’ye Bir takım ambargolar uygulayıp yaptırımlar yaparak kıskaca alacağını zannedenler kaybetti.
-ABD,de Biden aklı, Canada’da justin 
Trudeau.İngiltere de 
İngiliz emperyal aklı.
Fransa da köklü,Türkiye,Türk düşmanlığı 
Afrika sömürge aklı kaybetti.
-Amerika tarafından yönetilen başta Almanya ve aynı kafadaki diğer Avrupa ülkeleri ve AB desteğini arkasına alarak kendince hayaller kuran Yunanistan 
Kaybetti.
-Türkiye’de siyasi yapıyı dizayn etmek için operasyon yapan Amerika Avrupa menşei 
TV ler,dergiler gazeteler,
Emperyal aklın Operasyonel güçleri
The economist,foreign policy,L’Express
Le Point,Der Spigel,Washington post.
Hepsi birden kaybetti.
-Dışardan kaynaklı operasyonu görmeyen stratejik düşünmeyi beceremeyen 
Dünyayı ve Türkiye’yi tahlil etmekten çok uzak olan içimizdeki bazı akıllar da kaybetti.
-Milliyetçi olduklarını iddia edip.
söz ve davranış olarak milliyetçilik
duruşu göstermeyenler kaybetti.
-Kemal Kılıçdaroğlu’na destek açıklayan kendilerini “ülkücüler”olarak tanımlayan 20 kişilik azınlık bir grup.
Ülkücüleri kendi seviyelerine çekmek için
Destek açıklaması yayınladılar.
Kendilerine “Ülkücüyüz ”diyenler 
fakat ülkücüler ve toplum nezdinde hiçbir kaşılıkları olmayanlar da kaybetti.
-Toplumda karşılıkları olduğu zannedilerek seçim çalışmasına dahil edilen
İki Büyükşehir belediye başkanınında 
halkta karşılıkları olmadığı görüldü. 
Onlarda kaybetti.
Kaybedenler listesini uzatmak mümkün Biz ana hatlarıyla yazmaya çalıştık.
Bütün bu kayıplar içerisinde en büyük kaybı biz yaşadık.
Bu seçimde 50 senedir bir ve birlikte olduğumuz ülke bağımsızlığı için vatan millet bölünmesin bayrak inmesin ezan susmasın,devlet.sonsuza kadar yaşasın diye okuyup düşünüp konuşup stratejiler fikirler geliştirdiğimiz.
Omuz,omuza her şartta birlikte mücadele verdiğimiz.
karakollarda Cezaevlerinde zindanlarda,hücrelerde.hayatın zorluklarını birlikte yaşayarak paylaştığımız.işkenceler görüdüğümüz,mahkemelerde birlikte yargılandığımız.
Birbirimizi,Allah için sevdiğimiz,değer verdiğimiz.
Gözümüzden sakındığımız
Kardeşlerimiz arkadaşlarımızla 
Bu son seçimde anlamsız manasız 
Bir savrulma bir ayrışma yaşadık .
Hiçbir ayrılığın,acısı bu kadar zor gelmemişti,bize.
Hiçbir işkence bundan daha acı vermemişti.
Yıllarca her “Hainliğe”birlikte karşı durduğumuz arkadaşlarımızdan 
Bazıları.
Ülkemin insanlarını Askerini polisini,korucusunu,öğretmenini memurunu savcısını şehit etmiş.
Vatanı bölmek için emperyalistler ile iş tutanlarla aynı safta görüntü verdiler. 

Akıl alcak bir şey değildi.
Bu görüntü,aklımızı kalbimizi.
Paramparça etti.
Ciddi bir savrulma izah edilemez bir ayrılığı gösteriyordu bu.
Bu ayrılış bir tek kişiye ilgili sevgisizlik 
ve nefret olarak ifade edilecek bir ayrılış değildi.
Gerekce bu olamazdı,zaten.
Bu duruş,bu Savruluş.
Vatan sevgisi,bayrak sevgisi,
millet sevdası,konusunda,bizimle farklı düşündüklerinin göstergesiydi.
Bu durum bir kopuş bir ayrılık,
derin bir farklılaşma değerlerden bağlardan uzaklaşma demekti.
50 yıldır Savunduğumuz milli değerlerin bir anda anlamsızlaşması demekti.
Uğruna can verdiğimiz sevdalar bitmiş
Sevdalar,ülküler,uğruna binbir çileyle birlikte yürüdüğümüz yolun sonuna gelmiştik.
Bu açık ve net bir yol ayrımıydı.
Bu ayrışmanın birleşmesi 
bir araya gelişi 
tekrar mümkün olur mu?,
Doğrusu ümitli değilim.!
Artık bizim cenahta,bazıları
eski değerinde olmayacak.
Yeni bir nifak soktular içimize 
Yeni bir karşı,cephe açtılar bizde.
Bunu daha çok konuşacağımzı çok tartışacağımızı çok yazacağımızı görüyorum.
Bir başka çok büyük kaybımız var.!
Söylemeden yazmadan olmaz.!
%48 oranı“Çok dikkatli “okumak lazım
Sebeplerini çok dikkatli analiz etmek lazım muhalif,duruşların sebeplerine iyice kafa yormamız lazım.
%48’e tahammülüm var elbette.
Fakat bu görüntü benim sosyolojik okumama göre ülkem için ciddi bir ayrışma demek.
Kaygılarım tasaların var.
Vicdanen rahatsızlığım var.
Hükümet olanlar,milletin milli ve manevi değerlerine milli reflekslerine,yeterince dokunacak çalışmalar yapmamış.
Bizde ıskalamışız,demekki .!
Bozuk sistemin insan şekillendiren 
çarklarının değiştirilmesi konusunda
Hiç bir şey yapılmamış yada yanlış yapılmış.!
Demekki sınıflara akıllı tahtalar koymak her öğrenciye bir tablet vermekle
Bedava kitaplar dağıtarak bu işler olmuyor.
Akıllı tahtalarda nesillere milletin
Asil kök değerleri ile birlikte çağın 
gerekli bilgileriyle donatılmış 
yetişmesini sağlayacak özünden koparmayacak eğitimler vermemiz gerekiyor.
Bir nesilin maddi, manevi 
açıdan sağlıklı yetişmesi için 
öğrettiğiniz bilgiler kadar 
Bu bilgileri öğretenlerde önemli.
Dağıttığınız kitapların,tabletlerin 
içine bu milletin değerlerini ruhunu kültürünü ne kadar doğru koyduğunuz,dahada önemli.
Dikkat edin %48’e
İçi boş vaatlere,hayallere İnanmış.
Ülkenin bölünmesini ise,ciddiye almamış görünüyor.
İnsanımızın istiklal ve İstikbal duygularında ciddi bir erozyon var.
Acı,fakat görünen gerçek bu.!
İnsanımızda,milletin köklü değerlerinden mübarek toprakların sağlam kök bağlarından,ciddiye alınması gereken 
Düşünülmesi gereken üzerinde çalışılması 
gereken ciddi bir uzaklaşma var.!
Bu uzaklaşma ciddi bir kaybın başlangıç
Haberini veriyor.!
Bize göre mesele hükümet olmak koltuklara oturmak değil.
Hükümet olmak:
Halkı barış içinde adaletli adil bir arada tutmak.
Milli ve manevi değerlerde,bilgili,sağlam
Vatandaşlık bağlarını güçlendirmek
Her türlü bozulmalara karşı da tedbirler almaktır.
Makamların oturulan Koltukların değeri bunlar yapılınca kıymetli olur.
Hükümet etmek,sorumluluğunu bilmek  Halktan kopmamak doğru işler yaparak huzurlu olmak demektir.
%48 ciddi bir ikazdır.
İkazları dikkate almazsanız.
Gönülden de koltuktan da düşersiniz.
Görünen o ki çok kayıplar var.
İtiraf edeyim,bazıları farkında değil 
ama,kazanırken en çok da biz
Kaybetmişiz.!
                       MTT