Mahmut Özçiftçi kıvranıyor. Mide kanaması geçiriyordu . Nitekim kendisi 2004 Eylülünde bu yüzden rahmetli oldu

Hatıralar arasında benim iki güzel şehrim Malatya ve Adıyaman her sabah kalkıyorum ve korkunç bir kabusla şehirlerim yıkılmış diye gördüğüm kabusun etkisinde kalıyorum ve birkaç saniye sonra hayır kabus değil maalesef, diyorum kendi kendime!

MAHMUT ÖZÇİFTÇi

Bir gün Delal Metin, Mahmut Özçiftçiyi çalıştığım dershaneye getirdi. Bir derya. Çok güzel hikayeler anlatıyor. Şiirden anlıyor. Sesi bir harika. Antep’in türküsünü nefis söylüyordu. Fuzuli’den kasideler okuyordu. Kasideleri yorumlaması Urfalı rahmetli Kazancı Bedih’ten ileri ancak kesinlikle geri değildi.

Mahmut Özçiftçi’nin kasetlerini Hasan Duymaz’ın Ozan Stüdyosundan temin etmek mümkün. Hasan Duymaz Adıyaman kültürüne çok önemli katkı sağlayan biri. Valilik mutlaka Hasan Bey’le ilgilenmeli ve onu ödüllendirmeli. Adıyaman’ın eski söyleyicilerinden birçoğuna mahalli çapta çok önemli arşiv değeri olan albümler yapmış.Bu albümlerden birçoğuna sahibim.

Hasan Bey, Mahmut Özçiftçiye de çalışmalarında katkı sağlamış. Mahmut Özçiftçi Adana’da ikamet ediyordu. Hasan Duymaz’ı arayıp: “ Adıyaman’a geliyorum bir teneke peynirimi ve bir teneke yağımı hazırla. Bir kaset dolduralım” Mahmut Özçiftçi her kasette Adıyaman’la ilgili bir parça olmasını şart koşarmış mesela :

“İşte geldim gidiyorum.

Şen olasın Adıyaman”

veya

“Adıyaman diyarım

Gitti gelmedi yarim”

Git güle güle gelin olasının değişik bir versiyonunu harika söylüyor :

Yağmur yağar yer yaş olur

Uçan kuşlar sarhoş olur

İki gönül severse her şey hoş olur

Git güle güle gelin olasın

Adıyaman iline yuva kurasın

Yağmur yağar ufak ufak

Elleri kınalı yüzü duvak

Ağlama gelin hanım bu da bir murat

Git güle güle güle gelin olasın

Adıyaman iline yuva kurasın.

Mahmut Özçiftçi Türkiye’de hak ettiği yere gelmeden rahmetli oldu. 2002 yılının Ağustos ayında sabah dershaneye geldim ,Mahmut Özçiftçi kıvranıyor. Mide kanaması geçiriyordu . Nitekim kendisi 2004 Eylülünde bu yüzden rahmetli oldu.Hemen Adıyaman Devlet Hastahanesi’ne götürdüm.Sağlık belgesi istiyorlar yok, sigorta belgesi istiyorlar yok, yeşil kart istiyorlar yok .Orada bulunan bir hemşerimiz “Hiçbir şey istemeyin yok, işte “dedi . Hastahanede yetkili biri “Ne yapacağız” dedi.Tabi biraz sesimi yükseltim “ne yapacağız var mı tabi ki hemen müdahale edin!” kefili benim. Bir sanatçının hastahanede ölmesi doğru bir şey mi” Sonra Adıyamanlı bu büyük sanatçının hastahane masraflarını seve seve üstlendim. Hastahanede de sık sık ziyaretin bunlar bir yetenek. Çok usta bir mimar, yetenekli bir doktorun davranış şekli nasıl ki onların yeteneklerini gölgelemiyorsa o doktordan, istifade ediyorsak bunlardan ne diye istifade etmeyelim.

Müzik bir bilimdir.Müzik bir sanattır. Bir milletin büyüklüğü sanatçılarının yetenekleri ile ölçülür.Osmanlı’nın en güçlü olduğu dönemde sanatçıları da çok güçlü olmuştur. Mahmut Özçiftçi ölmeden birkaç gün önce her zaman yaptığı gibi siyah çantasının içerisinde kaset satışı yapıyordu. Bu kasetlerden birini de imzalayıp bana verdi. Bana şöyle söyledi :”Ben öyle her yere girip çıkmam. Bazı yerlere gidiyorum.Yetkililer bu da nereden çıktı diye yüzünü buruşturuyorlar. Yüz ifadeleri ile memnuniyetsizliklerini gösteriyorlar. “

Bir zamanlar Adıyaman Belediyesinde koro çalıştırmış. Kendini sigortalı olduğunu sanıyordu. Emekli olmak için bayağı uğraştı sigortasının 160 gün yatırıldığını öğrendiğinde çok üzülmüştü.Geçmişteki hatıralarını zevkle dinliyordum.Konuşma mimikleri çok güzeldi.

Hatası ve sevabı ile insanları kabul ettiğimizde ilişkiler doğal olarak uzun sürüyordu. Mahmut Özçiftçi için Elazığ valiliğinin Enver Demirbağ ve Paşa Demirbağ’a yaptırdığı albümün aynısını Adıyaman valiliği de Özçiftçi için yapmalı.

İçerden yar içerden

Yar bağrım yar içerden

Gözüm kapında kaldı

Çıkmadı yar içerden

Adıyaman diyarım,

Gitti gelmedi yarim

Yarim gitti gideli

Yıl oldu haftalarım

Adana’dan beni aradığında “alo” yerine yukarıdaki türküyü söylerdi. Bir de son zamanlarında şunu söylüyordu:

Salla kara tren salla

Senin son durağın Kurtalan

Benim ki Musalla.