Urfa'lı şoför: abe madam ki bu kadar bu bandı sevdin al bant bizden siye hediyemiz olsun... Diyerek ikramda bulunarak, ayrılırlar.
Türk sanat müziği arşivi olan, Türk saat müziği hayranı muhterem Selahattin DEMİRKOL bir müzik sohbetinde konuya şöyle bir girişte bulundu.
Acil bir işi çıkan saygın iş adamı Vehbi KOÇ, iş hanı önünden geçen bir taksiye el kaldırarak durdurur. Arabanın durmasıyla hemen arka koltuğa geçer. Urfa'lı taksi şoförü müşterisinin de Vehbi koçu olduğunu bilmeden aracını kullanmaya başlar.
Urfalı şoför Kadri Sema’nın bandını takar, keyfine göre sesini açar, konuşmadan yola devam eder... Bu arada Kadri Sema türkü, hoyrat, mani, barak, havasından okumaya başlar. İstenilen adrese yaklaşınca Vehbi koç: Urfa’lı şoföre bu okuyan sanatçı kimdir? diye sorar Urfalı şoför : Abe bu URFALI KADRİ SEMA deyince Vehbi koç : bu adam nasıl bir tarzda okuyor ben şaştım kaldım. Beni bir düşündürdü, bir duygulandırdı, bir keyiflendirdi, bir hüzünlendirdi, bir ferahlattı, bir duygudan bir çok duygulara alıp götürdü. Benim özel SENFONİM var ama Kadri Sema gibi hiç bu şekilde beni duygundırmadılar. Kadri gibi duygulara alıp götürmediler hiç bu kadar duygulanmadım, bu adam okumuyor yaptığı nağmelerle sesiyle sanki insanın ciğerinden kan alıyor... Diyerek Kadri Sema’ya olan hayranlığını anlatır.
Urfa'lı şoför: abe madam ki bu kadar bu bandı sevdin al bant bizden siye hediyemiz olsun... Diyerek ikramda bulunarak, ayrılırlar.
Bu anlatım, Muhterem Selahattin DEMİRKOL ‘un kendine has Türk sanat müziği arşivini ne zaman Koç gibi biri Kuruma veya Kuruluşa armağan edecek düşüncesini aklımıza getirmiş oldu ….
Başta Dedik ya VEHBİ KOÇ KADRİ SEMA'YI DİNLEDİ NE HOŞ...