‘GÜÇ; mütevazi ve güler yüzlü insanlarda vücut bulunca takdire şayan olur...’

Adam güçlü, yetenekli ve bana göre çok zeki. Buz dağı misali görünenin çok daha fazlası mevcut derinlerde! Hatta bazen gerçekleştirdiği çıkışların, uçta davranışların ve konuşmaların sebebi de  ‘fazla zekanın’ fışkırmasından. Zeki fakat mütevazi, kibar ve güler yüzlü olmadığı için dünya yaygarayı koparıyor.
Kim mi? ABD Başkanı Donald Trump elbette. Yer, zaman, kişi, protokol unsurlarını hiç ama hiç önemsemeyen Trump her zaman her yerde ‘kendi gibi olmayı’ tercih ediyor... Bu arada bir tespitimi hemen eklemek istiyorum; başkanlıktaki ilk günlerine göre son zamanlarda protokol kurallarına biraz uyuyor gibi. Haksız mıyım? Belki de hiç değişmedi biz ona alıştık ve benimsedik.

Irak, Suriye, İran, Ortadoğu, Türkiye, Avrupa, dünya konulu yazılarımın baş kahramanı olan Trump’ı analiz edelim mi bugün? Edelim.
ABD Başkanı Donald Trump’ı özetlemek imkansız. Çünkü bir saniyesi öbürünü tutmayan, zihni ile dili arasına perde çekmeyen, içinde tutup kılıç olacağına dışarı vurup dünyayı dertlere salmayı tercih eden, ruhunu yormayı sevmeyen, esprili, içindekileri kaşıyla gözüyle de gösteren ve gel git ruh halleriyle herkesin aklını başından alan Trump, ülkesini tahmin edilemeyecek seviyede refaha kavuşturdu. İşte olayın kilit noktası da bu! Borçlar bitti, asker evine döndü, dış ticaret zirve yaptı, Ortadoğu’yu dizayn, Avrupa’yı derdest etti...
Hatırlayın seçim öncesinde ve hemen sonrasında ne fırtınalar kopmuştu ‘Trump Başkan olmasın’ cephesindekilerden. Ki bu eleştirilere halâ devam eden küçük bir kesim olsa da Trump’ın umurunda değil. Onun için ‘vız gelip tırıs gidiyor’ bu söylemler.

Kimi Rusya dedi, kimi ABD’nin içinde bulunduğu sıkıntılı duruma vatandaşın ‘battı balık yan gider’ tepkisiyle oy vermesi dedi, kimi de adam çok şanslı para gücü çekti dedi... Ve her ne olduysa Donald Trump ABD Başkanı seçildi.
Başkan Trump’ı izlemek önceleri karikatür gibi geliyordu bana. Şaka mı gerçek mi ikileminde kalıp bazen çok gülüyordum bazen de ağzım açık ‘yok artık bu kadar da değil’ diyordum. Fakat sonra gözlerini yakalayıp okumaya başladım ve zekasını gördüm. Adam zeki hem de çok! Ülkesinin menfaatleri için resmen dünya ile dalga geçiyor. Beyinleri öyle allak bullak etti ki Trump, şimdi çıkıp ne dese hepimize çok normal geliyor. Hatta ‘adam çok haklı’ diyenlerin sayısı giderek artmaya başladı. Çok bilmiş Avrupa ülkelerine yaptığı seslenişler ile hepimizin yıllardır içinde biriktirdiklerine adeta tercüman oldu. Obama başta olmak üzere rakiplerini öyle farklı ve esprili bir tarzda eleştirdi ki mahalle kahvesinde sohbet eden mahalleliye bile ‘he valla diline sağlık’ dedirtti. Ve yapmak istediklerini oynamadan dünyaya açık açık söyledi. Şimdiye kadar hangi lider ‘petrolü seviyorum’ diyerek Ortadoğu’da bulunma amaçlarından birini net bir şekilde söyledi? Ben görmedim, duymadım. Velhasıl-ı kelam adam alengirli söylemleri ve oyunları sevmeyen şahsına münhasır biri.
Binlerce kilometre uzaktan ABD Başkanı Donald Trump’ı bu kadar analiz edebiliyorum. Belki bir gün yüz yüze edeceğimiz sohbet sonrasında daha detaylı bir yazımı sizlerle paylaşırım. Kim bilir...

Şimdilerde yeniden başkan seçilmek için çaba gösteren Trump bence yeniden seçilecek hem de büyük bir farkla. Çünkü iktidarların başarı veya başarısızlık göstergesi olan ekonomik göstergeler olumlu yönde yükseliyor...