İstanbul Uzay Gözlemevi’ni “Cennet meleklerinin bacakları dikizleniyor diye top atışları ile yıktıran anlayış 1877 yılında İstanbul’da yaşanan Ay tutulması sırasında bakın ne yapmışlar?.. Caminin çatısına çıkıp “Ay’ı karartan İblisi öldürmek için Ay’a ateş etmişler…Peki ellerindeki silahın etkili olduğu uzaklığı bilmiyorlar mı?.. Bilseler zaten “Ay’ı karartan İblise” ateş etmezlerdi. Le Monde gazetesi de bu ilginç olayı kapak yapmış.
Avrupa’da aynı tarihlerde bilimsel buluşlar hız kazanmıştı. Edison elektrik ampulünü bularak insanları karanlıktan kurtarıyor, Pasteur sığır şarbonu ve kuduz aşısını, George Stephenson buharlı lokomotifi, Paul Cornu helikopteri buluyordu.
500 yıldır insanlığa bir buluş armağan edemeyen İslam dünyası 19. Yüzyılın sonlarında atağa geçti. Nakşibendilerin lideri Şeyh Nazım Kıbrisi öldükten sonra dergahın yeni liderlerinden Şeyh Ahmet Bursevi 28 Ocak 1986’da bilim dünyasına parmak ısırtan bir başarıya imza attı. Challenger Uzay Mekiği kalkıştan dakikalar sonra patladı. Bursevi olayı şöyle anlattı:
“Bu Challenger diye bir uzay aracı fırlattılar ya. O anda biz Habbe'nin içindeydik. Bak yazılıdır o da. Ahmet amca Hızır Aleyhiselam’dan yardım istedi. Televizyon yok, hatmenin içerisindeyiz. Fırlatıldı hala niye patlamadı diyor Ahmet amca. Sesli konuşuyor, duramıyor. Mehmet Emin amca da dedi ki 'Ahmet merak etme cıvatalarını gevşettik biraz sonra bu düşecek.' Yemin ediyorum, saatle yazdık oraya. Dediği saatte tam saniyesi saniyesine Challenger patladı”.
Bu akıl almaz olayı bir mürid şöyle açıkladı: “Tarikatlerde şeyhlerin bu tür kerametleri vardır, sıradan bir iş yani”.
Dünya bilim insanları depremi önceden bilmenin yollarını ararken Türkiye’den gelen bir haberle ortalık 9 şiddetinde sallandı.
Halk arasında Yaşar Hoca ismiyle tanınan bir şeyh kendisinin Allah ile konuşarak depremi engellediğini iddia etti. Konuşmasında; ;
“Deprem Sibir Dağı’nın üzerinden Manisa üzerine siyah bulut halinde çöktü. Allah beni görevlendirdi ben de gelmesin dedim. İkinci defa gene hücum etti ben yine gelmesini istemedim bulut yine geri gitti. Deprem üçüncü defa yine bulut halinde Manisa’ya hücum etti, ben yine Rabbimden gitmesini, Manisalıların evlerinin yıkılmasını istemedim ve Allah da bunu kabul etti’’ dedi.
Kim demiş “İslam dünyası alimleri boş oturuyor, buluş yapmıyor” diye?
