Sanki dökülmüş tespih taneleri gibiyiz; paramparça dağılmış. Her biri ayrı bir acı, ayrı bir hüzün taşıyan. Hep alı al olmuş yağız acıların içinde, sessizce sindirenleriz.

"SOKAKLARI KARANLIK ÜLKENİN KADINLARI"

Ne demiş İbni Haldun "cografya kaderdir "

Gülmenin hafiflik açık giyinenlerin kötü yola meyilli rahatların o biçim kadınlarımızın hiç olduğu eksik etekleriz ...

Böyle bir coğrafyada kadın olmak nedir, bilir misiniz? Aşağılanmak değersizleştirilmek anlaşılmamak...

Yüreklerimize karanlığın en yoğun saatleri çökerken, biz hep gölgelerde kalanlarız.

Karanlık gecelerin karabasanı yüreğimize sinmiş, bir türlü aydınlığa ulaşamayan sabahlara uyanırız.

Sanki dökülmüş tespih taneleri gibiyiz; paramparça dağılmış. Her biri ayrı bir acı, ayrı bir hüzün taşıyan. Hep alı al olmuş yağız acıların içinde, sessizce sindirenleriz.

Peki, kimiz biz? Boynumuza kolye değil, kadınlığın esaret zincirleri dolanmış.

Her adımımızda, daha derinlere çeken bu zincirlerle ilerlemeye çalışanlarız.

Bir yanda özgürlüğe susamışız, diğer yanda geleneklerin ve toplumun ağır baskısı altında ezilmişiz.

Kimdir bu kadınlar? Her hikayesi dramla hüzünle bitenler. Sevgiye hasret, içindeki boşluğu sevgiyle dolduramayan yüreği minik kızlarız biz.

Sevgiyi, şefkati hep bir adım ötede bulmuş ama ona asla dokunamamış olanlar... Bir toplumun en temel taşıyken, neden hep en altta kalan biziz? Yok sayılan, sesini duyuramayan, gözyaşlarını saklamaktan başka çaresi olmayan...

Sahi, biz kimiz ?

Gecenin karanlığında kaybolmuş, ışığı bulmak için çırpınan, ama her seferinde karanlığa hapsolan kadınlarız.

Kadınlığın verdiği güçle dünyayı güzelleştiren ama bu gücün fark edilmediği bir dünyada yaşamaya mahkum edilmişiz.

Biz, nar taneleri gibi dağılan umutların peşinden koşan, her zerremizde ayrı bir acı taşıyanlarız.

Ve hala soruyoruz: Bu zincirler ne zaman kırılacak, bizim hikayemiz ne zaman özgürlükle yazılacak?

Elbette mücadeleyi kazanacak o minik kızlar; kız kardeşleri, bacıları, anneleri değer kazanacak. Adalet ve eşitlik sağlanacak, elbet bir gün!

O inançla, keyifle kadınlığımın bayrağını çekiyorum göndere.

Kıymet Şahin

24.Ekim.2024 09:46