Müzikseverlerin Mıkım Tahir olarak bildikleri Tahir Oturan. Urfa'da 12 köyün mirasçısı olarak gözlerini açtı dünyaya.
Köylerin yanı sıra çok sayıda ev, dükkan ve arsa. Derken
talihsiz bir cinayetin sanığı olarak mahpushane günleri...
Alkol, musiki, gece alemleri ve benzeri yanlışlar. 1946'ya gelindiğinde "Ayağında Kundura" türküsüyle bir kez daha çıkışa geçer ama... Çevresinden öyle bizardır ki yurdunu yuvasını terkederek Zonguldak'a göçer. DDY yol yapımında amele olarak çalışmaya başlar, ama bu kez de ömür dur der Mıkım Tahir'e. Öldüğü kente defnedilir cenazesi.. Aradan çok seneler geçer, tam unutuldu derken yeniden sanat gündemine oturur Ayağında Kundura türküsü ile. Dostları mezarını bulup ya doğduğu topraklara getirmek ya da başucuna bir taş dikmek için kolları sıvarlar. Mezarını ararlar Tahir Oturan'ın. Türküsünde "ölürem ben ölürem, nere getsey gelirem" diyen usta sanatçı; ölür ama memleketine gelemez, getirilemez.
Mevlam rahmet eyleye.
