ŞİİR PAZARI ŞİİRLERİ/ÖLÜM.. “Vuslata bir paye ve nar-ı rahmettir ölüm, Yanında bir ye GÜLÜŞ ABLA..? (Emeğe dökülen bir ömür) Yazılmamış bir ÖYKÜ’YDÜ, Bir ŞARKI’YDI GÜLÜŞ ABLA, HASRETİ EV’İ/BARK’IYDI; Bir TÜRK’ÜYDÜ GÜLÜŞ ABLA.. YETİM VE ÖKSÜZ büyümüş; Gönlünü “HİCRAN” bürümüş, Uykuya “HASRET” yürümüş; Bir GÜFTE’YDİ GÜLÜŞ ABLA.. Henüz ÇOKUK’KEN Evlenmiş; SARILMIŞ (tam) KADE
ŞİİR PAZARI ŞİİRLERİ/ÖLÜM..
“Vuslata bir paye ve nar-ı rahmettir ölüm,
Yanında bir yer ayır, yeter artık yaktığın…”
GÜLÜŞ ABLA..?
(Emeğe dökülen bir ömür)
Yazılmamış bir ÖYKÜ’YDÜ,
Bir ŞARKI’YDI GÜLÜŞ ABLA,
HASRETİ EV’İ/BARK’IYDI;
Bir TÜRK’ÜYDÜ GÜLÜŞ ABLA..
YETİM VE ÖKSÜZ büyümüş;
Gönlünü “HİCRAN” bürümüş,
Uykuya “HASRET” yürümüş;
Bir GÜFTE’YDİ GÜLÜŞ ABLA..
Henüz ÇOKUK’KEN Evlenmiş;
Genç yaşta “BEBEK” belemiş,
RABBİNDEN “SABIR” dilemiş;
Bir BESTE’YDİ GÜLÜŞ ABLA..
SARILMIŞ (tam) KADERİNE;
Yol vermiş ALIN TERİNE,
“EMEK SERMİŞ SEHERİNE”;
Bir SEVDA’YDI GÜLÜŞ ABLA..
Her akşam “EMEK” sağardı;
Gah GÜLERDİ, gah AĞLARDA;
ÜRETİR “U M U T” bağlardı;
Bir “CEFA’YDI GÜLÜŞ ABLA..
Tam sekiz “ÇOCUK” doğurdu;
“HELAL EKMEKLE DOYURDU”,
Hem “EĞİT’Tİ” hem yoğurdu,
Bir “VEFA’YDI GÜLÜŞ ABLA.!”
Bu gün baktım BİNASINA;
METRUK/KİTLİ KAPISINA,
Bir (ah!) çektim YAPISINA;
Bir “SAFA’YDI GÜLÜŞ ABLA..!”
Onulmaz (Bir)KADER-ÖLÜM;
FİRKAT’INA (yandı) GÖNLÜM,
“VUSLATA (erişti) GÜL’ÜM “;
Bir “DUA’IYDI GÜLÜŞ ABLA..!”
NOT..!:
Gülüş ABLA(Güllü KIRIKTAŞ)Hepimizin can/Dostu yegane Ablasıydı,Çok çalışkan, üretken Ve paylaşımcıydı;Vefatına çok-çok hayıflandım,üzüldüm,ki bugün yokluğunu yüreğimde derin-derin hissettim.hüzünlendim,ağladım,lakin “ECEL” hiçbir şeyi dinlemiyor işte ne gam. Dilerim ki! Yüce ALLAH rahmet Ve merhamet eylesin,Cennet ve cemaliyle müşerref kılsın;Çilekeş/Vefalı-SOHBETDAŞIM Gülüş ABLA’YI inşallah..
Herkesin geçmişine yüce HAK’TAN rahmetler diliyorum..
Selam Ve sevgilerimle..
(İHB/Şiir Pazar-04 Ekim 2022/Adıyaman)
ÖLÜM..
“Vuslata bir paye ve nar-ı rahmettir ölüm,
Yanında bir yer ayır, yeter artık yaktığın…”
Mazi’de mi kaldı ah! Senle dolu an’larım;
Orada ebediyen - benden uzak ve sade.
Kabrine her baktıkça, bittiğini anlarım;
Nerde o dost bakışın,samimi ve asude..
Ah! Bu giden Sen miydin, şimdi sırada kim var?
İbreti sarsın beni-yalan,bu dünya yalan..
Ah! Bu adam ben miyim-bu, aynadaki ağyar?
Bana bir yük’tür artık ömürden arta kalan..
Bu solgun yüz benim mi, ya bu durgun bakışlar?
Gazelin sarmış beni; Hazan! Bu son demim mi?
Düşmüş de haberim yok-başıma en sert kış’lar,
Eyvah! yanan ben miyim,nar’ında bedenim mi?..
Bilirim sarmayacak, artık bir lahza Seni;
Ne bir bakış,ne gülüş ne de tatlı bir buse..
Maziyi andıkça, ah! Bir hüzün sarar beni;
Yüreğimde depreşir o “talih-ı makus’e..”
Hicrana dayanır mı? Söyle bana a gülüm;
Hasretine müptela,bu sensiz bıraktığın?
Vuslata bir paye ve nar-ı rahmettir ÖLÜM;
Yanında bir yer ayır; Yeter artık yaktığın..
(İHB/Şiir Pazarı Şiirleri-Haziran-2005-ADIYAMAN)