Dükkanı, işyeri, bürosu olmayan bir vatandaş olarak ben de bu projeyi destekliyorum. Hatta projenin genişleyerek Mimar Sinan parkına kadar gitmesini istiyorum

Asılında bu projenin adı “Kent çarşı projesi” olsa daha iyi. Çünkü bu projede binlerce işyeri, dükkan ve büro var.

Bu projenin isminden çok nasıl bir proje olduğu, neleri kapsadığı tartışılmalıdır.

Çarşı esnafından bu projeyi destekleyen de var karşı çıkanda..

Hiçbir dükkanı, işyeri, bürosu olmayan bir vatandaş olarak ben de bu projeyi destekliyorum. Hatta projenin genişleyerek Mimar Sinan parkına kadar gitmesini istiyorum. Çünkü şunu çok iyi biliyoruz ki, “Rezerv alanı” projesi olmadan yüzlerce maliki olan “56 evler” ve “SELÇUKLU” iş merkezdeki maliklerin anlaşmaları mümkün değildir.

***

Bu projeyi destekliyoruz ama söyleyeceklerimiz de var ;

••Bir defa “Yukarıdan” gelen tip projeler kesinlikle kabul edilemez. M.Vekillerimiz ve belediye başkanımız seyirci kalmamalı, müdahil olmalı, vatandaşın beklentilerine, taleplerine sahip çıkmalıdır.

•• Atatürk bulvarı üzerindeki tüm parseller çok kıymetlidir. Bu parseller deprem öncesi gibi mülkiyet sahiplerinin hakları korunarak projelendirilmelidir. Burada mülkiyeti olan insanları başka yere taşımak doğru değil.

••Atatürk bulvarı üzerinde deprem anıtı ve Tören alanı olmaz. Bunun için en uygun yer, Demokrasi parkı karşısındaki Belediye binasının yeridir. Burada yapılacak olan deprem anıtı, KIBRIS’lı deprem şehitleri de dahil, Adıyaman’daki tüm deprem şehitlerinin anıtı olacaktır.

••”56 evler”de ve “Selçuklu İş merkezi”nde çok sayıda tapu maliki var. Bu alanlar hiçbir mülk sahibi hak kaybına uğramadan küçük de olsa iş yeri ve büro olarak değerlendirilmelidir. Aksi taktirde bu kadar mülk sahibini başka yerlerde hak sahibi yapmak mümkün değildir.

••Proje “Yaptım bitti” mantığı ile değil; vatandaşlara en ince detaylarına kadar açık açık şeffaf bir şekilde anlatılmalıdır ;

“Kardeşim senin yerin şuradaydı, şu kattaydı, şu kadar m2.ydi. Biz sana şurada, şu katta şu kadar m2. bir yer vereceğiz”.

Bu söylenmeli ki vatandaş nerede ticaretini sürdüreceğini bilsin.

Mesela rezerv alanındaki bir binaya “Ortak LW-WC” yapılmış. Şimdi de tadilat yapıyorlarmış. Olacak iş mi bu.

”Kent kültürü” diye bir şey var. Bu proje kapsamındaki alanda kesin olmamakla birlikte en az 7-8 tane “Kara fırın” vardı. Projede bu fırınlar mutlaka dikkate alınmalıdır. Çünkü bu “Kara fırın”lar ADIYAMAN için çok çok önemlidir. Bu fırınlarda Tavamız pişer, güvecimiz pişer, Domates, biber, patlıcanımız pişer. Malum ADIYAMAN’da öğle ve akşam hariç, bu fırınlarda her sabah en az 10-15 ton biber pişer. Ekmek üstü peynirimiz ha keza…

Son söz;

Elbetteki her vatandaşı memnun etmek çok zor. Ama Adaleti elden bırakmadan, ADİL bir şekilde çalışmak, şeffaf olmak, vicdanı elden bırakmamak kamuoyunu oldukça rahatlatır.