Demokratik bir ülkede siyasi partiler o devletin en önemli kurumlarıdır. Kurumlar o ülkenin siyasal birikimlerini tecrübelerini geleneklerini oluştururlar. Bir ülkede üniversite neyse siyasi parti de o'dur. ÇLünkü demokratik terbiyey ve eğitim pratik olarak partilerde verilir.
27 Mayıs bir tasfiye hareketidir. İki büyük kötülüğü vardır üniversitede onlarca bilim insanını kapı önüne koymak Sanat liselerinin orta kısımlarını kapatmak, siyasal olarak da Demokrat Partiyi kapatmaktır. Evet 27 Mayıs'ın bu ülkeye verdiği en büyük zarar Demokrat Partiyi kapatmasıdır. Çünkü 15 yıl içerisinde şekillenen parti tecrübesi parti geleneği yok edilmiştir. O gelenek sürdürülmemiştir.
12 Mart TİP ile MNP kapattı. Halbuki Demirel "bizi TBMM'de en çok zorlayan Parti 1965'te Meclis'e giren TİP'di diyor. Çünkü muhalafeti bilimsel bir bakışla yapıyorlardı." Kapatılmasının sol da ümitsizliğe gençlerin kanunsuz eylemlere girmesine neden olmuştur. Milli Nizam Partisinin niçin kapatıldığının cevabı yoktur.
12 Mart CHP''de İsmet İnönü ve ekibini tasfiye etti. Bülent Ecevit olanca duygusallığına rağmen CHP'nin geleneklerini sürdüremedi. 1950'li yıllarar kadar CHP kongrelerini araştırmak için girin arşivden inceleyiniz bakalım, parti nasıl olurmuş, ülke sorunları nasıl dile getirilirmiş görünüz! bakalım.

1950'den önce CHP'nin ilçe kongrelerinde o ilçeye bağlı köylerin sorunları tespit edilip raporlaştırılmadan o kongre yapılmazdı. Büyük Kongresi günlerce sürerdi. Şova genelbaşlkanların konfertiler altında şarkıcılar gibi salonlara girmeleri adeti yoktu.
Demokrat Parti milletvekilleri ciddi ciddi Menderes'i hesaba çekerdi.
12 Eylül ise Türkiye'ye genel bir kötülük yaptı. Bütün Partileri kapattı. Rahmetli Türkeş'in evliliği MHP MKYK'sında onaylanmış. Şimdi MHP'de Devlet Bahçeli'nin hikmetinden sual sorulur mu? MHP gelenekleri devam etseydi Devlet Bahçeli 23 yıl MHP'nin başında kalamazdı.

Milli Selamet Partisi kendisine bir gelenek oluşturamadan kapatıldı. Refah Partisi içerisine sokulan asla Erbakan'ın ekonomik görüşlerini, bilmeyen, bir iki demoğoğun boşboğazlığı bahane gösterilerek kapatıldı. Fazilet Partisini kapatan devletin içindeki derin güç demokratik yapısı olmayan otoritesi tartışılmaz bir liderin genelbaşkanlığında Ak Partiye yol açmak için kapatıldı.Fikirlerin tartışılmadığı hiç bir siyasi parti birikim üretemez.

Eğer 2000 Fazilet Partisi kongresinde Abdullah Gül genelbaşkan olsaydı bu parti kapatılmayacaktı. Bunu Fazilet Partisini Anayasa Mahkemesinde savunan Cemil Çiçek'in savunmadaki ifadeler,inde görürsünüz sık sık ne diyordu "kapatmayın biz değişeceğiz." Genelbaşkanlık kaybedilince Fazileti kapatmadan kurtaracak bir yasaya yenilikçi kanat oy vermedi. Milletvekili seçildikleri minnet duymaları gerekli olan partilerini kendi elleriyle toprağa gömdüler.
12 Eylül'den sonra CHP kapatıldı yerine kurulan partiler asla eski CHP'nin yerini tutamadı.DSP 12 Eylül öncesi CHP'nin tam zıddıydı.Deniz Baykal ve Önder Sav'ın demir yumurukla yönettiği CHP'si, 1980'lere kadar gelen parti içi demokrasiyi sonuna kadar işleten CHP ile hiç alakası yoktu.

Bu ülke tam 200 yıldır kendi birikimlerini tasfiye ediyor. Yani kendisini tasfiye ediyor.

Fotoğraf açıklaması yok.
Fotoğraf açıklaması yok.
Fotoğraf açıklaması yok.
Fotoğraf açıklaması yok.
Görüntünün olası içeriği: yazı