Tatyana Gölikova Rusya Başbakan Yardımcısı Ağustos başı Tanzanya,İngiltere ve Türkiye ye uçuşlar başlayacak açıklaması yaptı. Bu arada Tui, Anex, İnturist, Charter uçakları başlar ise, uçuşlara hazır olduklarını açıkladılar. Karşılıklı Tarifeli seferler açılacak olması da bir beklentidir.
Gurbetcilerimiz Rusya ve Avrupada charter ların açılması ile, ilk ziyaretçilerimiz olmaya aday. Dünya çapında veri ve analiz şirketi STR Global’ in açıklamalarında Avrupa da otellerin doluluklardan beklentilerini alamadıkları yönünde. 11Temmuz’da yüzde 45 ile en yüksek doluluk seviyesinin de. İspanya’da üç ay ileriye dönük satışlarda doluluklar, yüzde 30’un üzerine çıkmazken, temmuzun ilk yarısında İspanya’daki lüks oteller oda başına geliri geçen yıla göre yüzde 90.3 düştü. Mayısta Avrupa’da ortalama doluluklar yüzde 13.3 iken, haziranda yüzde 25.3 oldu. Avrupa ülkelerindeki açık otellerin doluluk oranı yüzde 10 ile yüzde 40 arasında değişiyor. Bu ülkeler arasında İsrail yüzde 41 ile en yüksek doluluk yakalarken, onu yüzde 34 ile Fransa, yüzde 32 ile İspanya izledi. Türkiye genelinde ise haziran ortalama doluluklar yüzde 22’de kaldı. İspanya, Fransa ve İtalya’nın gerisinde kalan Türkiye 16. sırada yer aldı. Dolulukların yeniden yüzde 40-50 seviyelerine dönmesi ise ağustosu bulabilir. Geçen yıl Avrupa’da haziran dolulukları yüzde 80’lerde seyrederken, Türkiye’de yüzde 73.5, Antalya’da ise yüzde 70.3 olmuştu.
Haziran ve Temmuz ayında otellerin pey der pey açılması devam ederken, yurt dışından gelecek haberlere göre süreç şekillenecek. Yurt içinde gelişen olayları incelersek eğer, sonucun maddi ve manevi boyutuyla bakmak gerek. Yurt içi pazarı bayramda ciddi bir pazar. Otel fiyatlarının pandemiye özgü havasını hissettirmeye başladı. Bayram süresinde açık olan otellerin azlığı nedeniyle, ciddi bir doluluk olacak. Bayramdan sonrası ise yurt dışı charter haraketliliğini arttıracak beklentisi hakim. Eğer beklentiler olmaz ve istenen doluluk iç Pazar dahil yakalanamaz ise.! Fikri şimdilik beklenti alevine su dökmek olacağı için, bekle ve gör politikasını izleyeceğiz.
Akdeniz bölgesinde açılan otellere telefon ve ziyaretler gerçekleştirdim. Otellerin nabzını yakalamaya çalıştım. Açanların beklentileri, kârdan çok başa baş noktaları veya % 30 doluluğu yakalamak. En büyük sevinç kaynağının, personellerin yüzlerindeki tebessümlerine şahit oldum. Giriş kapısında da iş müracatları için olanlarla karşılaştım. Şimdi açılmayacak veya açılmış otellerde, çağrılmayan personellerin durumlarını biliyorum. Zor dönemeçlerden geçtiğimiz için, insanların bir birine yardımlaşmasına tanıklık ediyorum. Her şeyi yollu yoluna koymak için, karunun hazinesi anca yeter düşüncesindeyim. Bizler karınca, kaderince yaşamayı ve şükretmesini bilen bir milletiz. İşciler ; Dünyanın siyasi ve ekonomik istikrarının duacısı, işverenlerin kazanca endeksli ayakta kalacağı gerçeği ile. Her zaman işten çıkartılmalarda işletmeyi vefasızlıkla suçlamalar vardır ya, Şimdi de İşletmeler turizmin vefasızlığından şikâyetçi.!. İşletme sahiplerinin çoğalarak var olmaları için, önlerini kesmek değil, daha çok istihdamları gerek. Gülen yüzler ve gözleri çok daha fazla görmek istiyorsak.
. Devlet desteleri ve kısa çalışma ödeneği gibi yardımlar, az da olsa istikrarın can simidi. Şu da bir gerçek ki, İşletmeleri Kimse nam olsun, kar olmasa da olur diyerek açmıyor. Belirsizliklerin gölgesinde umut ve ümit ticaretinin cesaretiyle istikrarı yakalamaya çalışmakta. Acente ve İşletmeler parmak ile tırnak. Birine çöp batarsa diğerinin canı yanar
İşletmelerini açanlar, açılışlarını sürekli sorgulamakta. Açık olmayanlar ise, açmadıkları için acaba larla kafaları karışmakta. Hem işçiyi, hem de işletmeyi düşününce ortaya farklı bir tablo çıkıyor. İşçiyi düşünmek duygusallıktan, işletmeyi düşünmek kazancını paylaşmaktan geçiyor. Her ikisinin de gelecek için, dünyayı kurtaramasak ta, kendi kendimizi nasıl kurtarırız anlayışıyla özdeş. Şu günlerde moral ve motivasyonumuz için, turizm iyi olacak görüşümüz hakim. Gerçeklik payında ise dünya haberlerini iyiye yorumlayıp, dualarımızın heyecanını yaşıyoruz..
Şu da bir gerçek; Turizm dayanışmasının tavan yaptığı dönemi yaşıyor ve yaşatıyoruz. Birlik ve beraberliğimizden aldığımız turizm gücünün enerjini, yurt dışında’ da yankısını bekliyoruz. .
Saygı ve sevgilerimle