Yeni İçişleri Bakanımız Ali Yerlikaya 4 gün önce yapmış olduğu açıklamada Adıyaman'da gürültü ve tozdan vatandaşların rahatsız olmaması amacıyla enkaz ayıklama işlemlerinin il dışında belirlenen bölgelerde yapılacağını söylemişti. Tam 4 gündür takip ediyorum yıkılan binalardan hiçbirinin enkazı olduğu gibi kaldırılmıyor; yine demirler ayıklanıp molozlar olduğu yerde bırakılıyor.
Daha önce de geçici valilerimizden Gökmen Çiçek 29 Mart'ta yapmış olduğu açıklamada, bayrama kadar Adıyaman'da enkaz bırakmayacaklarını söylemişti. Kastettiği Ramazan Bayramı ise üzerinden 20 günü aşkın bir zaman geçti. yok, eğer Kurban Bayramı ise yaklaşık 20 gün kaldı.
Halihazırda sadece demirleri ayıklanıp yerinde bırakan molozların kaldırılması bile bir ay sürer.
Depremin ilk haftasında mevcut enkazların 6 ayda kaldırılamayacağını, yıkılacak ağır hasarlı binalarla birlikte bu işlemin bir yıl kadar süreceğini yazmıştık. Geldiğimiz noktada şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki, bu enkaz kaldırma işlemleri bir buçuk yıldan önce, enkazları kaldırılan binaların temellerinin düzenleme işlemleri ise 3 yılda bitirilemez.
Şimdi bu yıkım ve enkaz kaldırıma ihalesini alan firmaların ihale sözleşmelerinde enkazı ne şekilde ve tam olarak ne zaman kaldırmaları gerektiğini bilmiyoruz. Ama şunu biliyoruz ki ihaleyi alan bu firmalar başta Adıyaman Belediyesi olmak üzere Adıyaman'da kimseye karşı sorumlu değiller. Bir de Adıyaman'da hiçbir yönetim erkinin bu firmalara karşı herhangi bir yaptırım gücü yok. Muhatap Ankara'dır, sözleşme Ankara'da imzalanmış, şartlar Ankara'da belirlenmiştir. Bu firmaların enkaz kaldırma esnasında şartlara ne kadar riayet ettiği ise en azından şimdilik bilinmemektedir. Çünkü bu firmalar depremin özellikle ilk 4 haftasında enkazları olduğu gibi kaldırıyor, demir ayıklama işini enkazların götürüldüğü alanda yapıyorlardı. Adıyaman çıkışında, 15. kilometrede çimento fabrikasına varmadan sağda enkazların yığılı olduğu alanda bunu net olarak görebilirsiniz.
İşin en bilinmeyen tarafı ise molozları kaldırılan binaların temellerinin ne olacağıdır. En temiz bırakılan enkaz alanından asgari 20 ton moloz çıkar. Ve bu enkaz alanlarının her biri şimdiden koca bir çöplük haline gelmiş durumda. Esas büyük tehlike çöp yığınları haline gelen bu binlerce temelin havaların da ısınmasıyla salacağı çeşitli hastalıklardır.
Geçici valilerimiz ve Sayın yeni İçişleri Bakanımız bu konuda nasıl bir önlem almayı düşünüyor? 4 ay öncesinden enkazları kaldırılan ama hâlâ moloz ve çöplük yığını olan ve büyük tehlike arzeden temel yerlerinin akıbeti hakkında bir açıklamaları ya da yaptırımları olacak mı? Gerçi onlara kalsa molozlar çoktan temizlenmiş, yıkılan binaların da demirleri molozların taşındığı yerde ayıklanıyor olacaktı. Ama öyle olmadığını bizler, endişe içerisinde burada yaşayanlar olarak biliyoruz. Kendileri de lutfedip yıkılan binaları, enkaz alanlarını, haftalardır kaldırılmayan moloz yığınlarını bizzat yerinde inceleseler görecekler...
Sesimizin ulaşmayacağı, Belki de sırf ulaşmasın diye yoğun çaba sarf edileceği yeni İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya'ya buradan sesleniyoruz; 4 gün önce yapmış olduğunuz açıklamanın takipçisi olacak mısınız? "Enkaz ayıklama işlemleri il dışında belirlenen bölgelerde yapılacak" açıklamanıza riayet etmeyen firmalar hakkında bir yaptırım uygulayacak mısınız? Bunu kendiniz mi yapacaksınız yoksa ilgili birimleri mi harekete geçireceksiniz? Bizler burada yaşayanlar olarak, yapmış olduğunuz açıklamanın akıbetini merakla bekliyor olacağız.