Prof. Dr. Ali Rıza ÖZTÜRKMEN başkanlığında ki Urfa Çalışma Grubu, tabela sivil toplum örgütlerinden çok ayrı bir yere ve öneme sahip olarak, gerçek anlamda sivil toplum örgütlerinin yapması gereken bir misyon ve sorumlulukla hareket etmektedir. Kısacası Şanlıurfa için kafa yormaktadır.
Mahalli idareler seçim sathı mailine girdiğimiz bu süreçte, mevcut adayların memleket adına hiçbir proje sunamadıklarını, ne için aday olduklarını, neden kendilerini seçmenin tercih etmesi gerektiğini beyan edemedikleri bir durumla karşı karşıya kalmışken, belediye meclis üyesi adaylarının eğitim seviyeleri dikkate alındığında ise, yine o dillere pelesenk olan “zira Urfa eski hamam eski tas” sözünün her dönem güncelliğini koruduğunu ve vermiş olduğu zararı memleket olarak görmekteyiz.
Hal böyleyken; Büyükşehir başta olmak üzere merkez ilçe belediyelerinde temizlik yok, çarpık kentleşme almış başını gidiyor, kent estetiği teriminden anlayan bile yok, ulaşım iflas etmiş, zabıta görevini yapmıyor, kaldırım- yol- cadde işgallerinden ötürü yaya ve araç trafiği iç içe girmiş durumda, tarihi turistik alanlar kaderine terk edilmiş, sadece belediyelerin sosyal şebekelerinde güzelleme yapılarak millet aldatılmakta, yabancı turistler ise geldiklerine bin pişman olarak bir daha gelmemek üzere geri dönmekteler.
Kentin merkezi tarihi bölgeler; Köprübaşı, Sarayönü, Divanyolu, Yıldızmeydanı, Sumeydanı, Haşimiye, Akarbaşı, Çiftehan adeta Ortadoğu’nun en geri kalmış ülkesinin en gelişmemiş kasabasını andırmakta. Bu utanç tablosu ortadayken hâlâ utanmadan kültür ve turizm başkentiyiz diyen başkanlar ya gereğini yapmalılar ya da bu memlekete bir tek iyilik yaparak adaylıktan çekilmeliler. Aksi takdirde vatandaş eskiden esnafların kaldırım işgalinden yakınırken şimdilerde bir yenisi de eklenerek kaldırımların otoparka dönüşmesinden yakınmaya başladılar. Özellikle şehir dışından gelen misafirler tarafından, bu bölgede kaldırım işgalleri ve kaldırıma kürsü koyup oturanların da eklenmesiyle birlikte adım atılacak yer kalmadığından dolayı rahatsızlık yaşayanlar sürekli haber merkezimizi şikâyet yağmuruna tutmakta.
Bundan mütevellit, mevcut mahalli idarecilerimizin gerek misyonu ve gerekse vizyonu ancak bu kadar! Onlar kadrolaşmaya ve ihale işlerine yoğunlaşmaya dursun.
Memlekete her baktığında iç çeken nere de o eski Urfa diyen memleket sevdalıları, bu gidişata dur demek için elinden geleni yaparak önerilerde bulunup kamuoyu oluşturmaya çalışıyorlar. Sayın Şanlıurfa Valimiz Hasan ŞILDAK Urfa Çalışma Grubunu dikkate almalı çünkü önerileri memleketin gelişmesi ve kalkınması adına çok önemlidir. Belediye başkanları demedim, Vali dedim çünkü Şanlıurfa, Belediye Başkanlarının umurunda bile değil.
Halk ile idareci arasında köprü vazifesi gören biz gazeteciler vatandaşın istediğini ve gördüklerimizi yazmak zorundayız, bülten haberciliği ve ısmarlama haber yapamaz Gazeteci olan. Bu saymış olduğumuz olumsuzlukları gören ve kabullenemeyen Urfa Çalışma Grubu, liyakatsizlerce oluşan belediyelerimizce dikkate alınmıyor, görmezden geliniyor.
Eski başkanları istemeyen Şanlıurfalının yeni umudu Siverekli hemşerim Kasım GÜLPINAR olmuş durumda. Gerek misyonu gerek vizyonu ve gerekse kültürü ile GÜLPINAR’ ın memlekete çağ atlatacağına inancımız tamdır. Çünkü Siverekli; hırsızlığa, yolsuzluğa, saygısızlığa, kadrolaşmaya, aile belediyeciliğine, bankamatik personellerine, peşkeşe, haksızlığa, adaletsizliğe izin vermez.
Belediyelerin sadece sloganlarda kullandığı, gerçekten “her şey Şanlıurfa için”se; başta dedim ya Urfa Çalışma Grubu dikkate alınmalıdır! Vesselam…