Avrupa Birliği Parlementosunun aldığı son kararı saygıyla karşılamalı ve gereğini yapmalıyız.
Açıkça “ bu şartlar altında ( şartları koyan onlar ) sizin bize katılmanız ve üye olmanız mümkün değil. Biz bu işi artık sürdürme taraftarı değiliz ve noktayı koyuyoruz” dediler. Ve oylama ezici bir çoğunlukla kabul edildi.
18’e karşı oy, 434 kabul oyu ile.
Gereğini yapmalıyız.
Öncelikle Tarım’da ayağımıza takılan prangalardan kurtulmalıyız.
Sonra sırasıyla, dış ticaret ve dış siyasette aleyhimize olan ve bugüne kadar sabırla yuttuğumuz haysiyet kırıcı tek taraflı sadece bizim zarar gördüğümüz karar ve işbirliklerini askıya almalıyız.
İkiz yasalar ve tahkimden başlayarak. Ve AİHM’le devam ederek.
Yabancı sermaye kaçar gelmez mi?
Hiç merak etmeyin.
Biz hele bunları bir tartışmaya başlayalım bakalım 18’e 434 oy dengesinde hangi kapışmalar olacak?
AB’yi oluşturan ülkelerle mütekabiliyet esasına dayalı ikili anlaşmaları hızla yeniden güncellemeye başladığımızda görün bakın birbirlerinin aşısını ve maskesini çalan bu tek dişli medeniyet temsilcisi ülkeler, Türkiye ile en avantajlı konumu elde etmek için birbirlerinin ayaklarına nasıl çelme takıp, altına sabun koyacaklar göreceğiz.