Her “Milliyetçiyim” diyen “Türkçü” olmayabilir.
Fakat her “Türkçü” aynı zamanda “Milliyetçidir”.
Her “Müslümanım” diyen “Türk” olmayabilir.
Fakat her “ Türk”, “müslümandır.”
“Türkiye birliği” sosyolojik olarak fırsatlar ve menfaatlar işbirliğinin ortak paydası olabilir.
Fakat, “Türk Milletinin bekası”, fiili ve fiziki tehdit altına girince, “İstiklâl” söz konusu olunca, vatan savunması “can” ve “kan” ister.
Ve o zaman “ Ne mutlu Türküm diyene” diyebilenler en ön cepheye koşar.
Anadolu coğrafyasına yönelen tehditler artık o kadar açık ve net ki; “Türkiye birliği “ gibi iyimser ve siyasi oy hesapları için yapılan popüler hayali tekliflerin vakti çoktan geçti.
“Türkiye birliği” çağrısının muhatapları ve bileşenleri düşünüldüğünde her kesimin “mevzilendiği” ve “uluslararası güçlerle” işbirliği içinde olduğu görülecektir.
Dün “Osmanlıcılık” hayali ile devleti kurtarmak nasıl mümkün olmadıysa, bügünde sadece müstevlilere beyhude mesaj vermekten başka bir anlamı olmayan “Türkiyecilik” ile de, “Ülkemize” yönelik tehditleri durdurmak ve önlemek mümkün değildir.
Ve yine dün olduğu gibi vatanın ve milletin istikbal ve istiklalini “Türklüğün” asil ve cesur
evlatları kurtaracaktır.
Doğru cümle ve hedef “Türkiye Birliği” değil ,
“Türk Milletinin Birliğidir.”