Türkçe her sözcüğümüz bir kale burcudur.
PKK Türk devletine saldırıyor, Mehmetçikleri şehit ediyor.
Diyanet, tarikatlar, siyasal islamcılar da "Arapça kutsal dildir" diye Türkçeye saldırıyor, düşmanlık ediyorlar.
Her sözcüğümüzü bir kale burcu bilip savunmalıyız, kullanmalıyız. Değilse ülkücülüğümüz de Türk Milliyetçiliğimiz de fasa fisodur.
Zaman zaman Haber Türk ve CNN Türk'teki tartışmaları izliyorum.
Ne söylediklerini dikkate almadan değerlendiriyorum:
Nagehan Alçı, Yaşar Hacısalihoğlu, Mehmet Şimşek, Ahmet Hakan duru bir Türkçe kullanıyorlar.
Ülkücü etiketli siyasiler ağdalı Arapça, Farsçanın içine biraz da İngilizce karıştırıp bulamaç yapıyorlar. Halbuki kale burçlarını önce Türk Milliyetçileri savunmak zorundadır.
CHP'li yorumcuları kutluyorum; en duru, en temiz Türkçe onların dilinde. Bizim arkadaşları tam anlamak için Osmanlıca-Türkçe sözlüklere baş vurmak zorundasınız.
Dün bizim bir arkadaşımız "mütemmim" kullandı.
Bilmiyordum, sözlüğe baktım "bütünleyici" demekmiş.
"Hakikat" yerine gerçek deseniz,
"Mevzu" yerine konu deseniz,
"Netice yerine sonuç deseniz,
"İnhisar" yerine tekel deseniz,
"Sakil" yerine kaba, çirkin deseniz,
"Muvaffak" yerine başarılı deseniz,
Korkmayın cehenneme girmezsiniz.
Orhan Veli kendisi için "Hiçbir şeyden çekmedi dünyada/Nasırdan çektiği kadar" demişti ya.
Ben de Ülkücülerin Türkçesinden çektiğim kadar hiçbir şeyden çekmedim.
Alper Aksoy