Bugün Yutub'da Gagauz (Gökoğuz) Türkleri ile ilgili iki belgesel izledim. Zaman zaman Azerbaycanlı soydaşlarımı anlamadığım olmuştur, o da bizim kullanmayı bıraktığımız Farsça sözcükler yüzündendir. Ama Gökoğuzlar'ın anlamadığım tek sözcüğü çıkmadı. Aynı durum belgesel sunucusunun da dikkatini çekti ve şöyle sordu:
"Biz sizin her konuştuğunuzu anlıyoruz, peki siz bizi anlıyor musunuz?"
Bir kadın ve bir erkek ikisi de şöyle yanıtladı:
"Hayır biz sizin her konuştuğunuzu anlamıyoruz çünkü siz Türkçe'nin içine Farsça ve Arapça doldurmuşsunuz. İşte onları anlayamıyoruz."
Türküz, Turancıyız, milliyetçiyiz diyen ama Farsça ve Arapça sözcükleri ayet savunur gibi savunanlar yukarıdaki yanıttan dersinizi aldınız değil mi?
Gagauzya coğrafyası Osmanlı'ya sapa kaldığı için onların Türkçesini bozamadık yoksa onların dilini de bizimkine benzetirdik.
Key Farsça'da "Alp" anlamına gelir, yani yiğit, Alparlsan'ın başındaki "Alp" gibi. Türkçe karşılığı olan "Alp" dururken Selçukluların Farsça "Key" kullanmaları Müslümanlık değil zırtabozluktur, özünden kopmadır.
Selçuklular Anadolu'ya geldiklerinde isimleri Tuğrul, Çağrı, Alparslan, Ertuğrul'du... İki asır sonra Keykavus, Giyasettin, Keyhusrev, Keykubat yaptılar... Kırım Hanı Giray Bey'in kızı Aybike Sultan han oldu... Anadolu'da Selçuklular ve Osmanlılar Bedevi Arapların isimlerini kızlarına ad olarak koydu.
Ne mutlu ki son 30 yılda ad koymada yeniden Türklüğe dönülmüştür.
Her kim ki Türkçe karşılığı olan sözcükler yerine Arapça ve Farsçada diretiyorsa bilin ki o kişi bilinçsizdir, buçuk Türk'tür.