Başta Saadet Partisi Belediye Başkan Adayı Haşim Asnuk olmak üzere henüz adaylıkları netleşmeyen bütün muhalefet Belediye Başkanı adaylarını buradan uyarıyorum.
Konteynerkentleri, prefabrikleri ve konteyner bekleyen binlerce deprem mağdurunu ziyaret ederken sakın onlara Belediye Başkanı seçildiğiniz takdirde bir an önce kalıcı konutlara yerleştirileceklerini söylemeyin.
İki gündür farklı konteynerkentlerde kalanlarla sohbet ediyorum. İstisnalar hariç olmak üzere birçoğu hak sahipliğinden dolayı kendine TOKİ konutlarından ev çıksa bile çıkmayı düşünmüyor. Bize bunun bir yolunun olup olmadığını soruyorlar, sen gazetecisin bilirsin diyorlar.
Yine istisnalar hariç olmak üzere birçoğu konteynerlerde kalmaya devam edip çıkacak olan TOKİ konutunu kiraya vermeyi düşünüyor. Tıpkı halihazırda evini 15.000 TL kiraya verip konteynerlerde kalmaya devam edenler gibi.
Muhalefet partisi belediye başkan adaylarına uyarımdır; sakın konteynerkentlerde kalanlara onları oradan kurtaracak vaatlerde bulunmayın. Geçim kaynaklarını ellerinden almaya çalışmayın.
Değilse alacağınız üç beş oydan da mahrum kalırsınız.
Onlara TOKİ konutlarından kendilerine ev çıksa bile diledikleri takdirde en az 5 yıl daha konteynerlerde kalabileceklerini söyleyin.
En büyük seçim vaadiniz bu olsun. Belki oylarını alamazsınız ama hiç değilse dışlanmaz, yuhalanmaz, el üstünde tutulursunuz.
Bu ülkede yoksulluk 20 yıldır meslek haline gelmiş, bunu sakın göz ardı etmeyin. Geçim kaynağı haline gelen yoksulluğu bitireceğinize dair sözler vermeyin. Yoksulluklarını daha çok arttıracak vaatlerde bulunun. Kendilerini çaresiz hissettirin. Daha çok yardıma muhtaçlarmış hak ettikleri yardımları sizinle alabileceklerini söyleyin.
Çekinmeyin, utanmayın bu kadar da olur mu demeyin. Aralarına karışın ve gerçekten konteynerkentlerden kurtulup kurtulmak istemediklerine şahit olun.
İstisnalar hariç olmak üzere aile mahremiyeti bile kalmayan binlerce depremzedenin evleri ve imkanları olduğu halde konteynerkentlerden neden çıkmak istemediğini araştırın.
3 çocuğuyla 21 metrekarelik konteynerlerde kalanların gerçekten çaresizlikten mi yoksa dağıtılan ulufelerden mi kalmaya devam ettiğini öğrenin.
Daha güzel daha insanca ve yaşanılır bir hayat vaat etmeyin kimseye. Dileyen herkese konteyner sözü verin. Diledikleri kadar kalabileceklerini söyleyin. Size inanır, güvenir ve seçilme ihtimalinizi görürlerse emin olun baş tacı ederler sizi.
Bu satırları gerçekten hayâ ederek yazıyorum.
Depremin ilk gününden bugüne kalıcı barınma sorunu için yüzlerce yazı yazmış biri olarak yazdıklarımdan utanıyorum. Depremde hayatını kaybeden güzel insanların hatırına tanık olduğum yüzlerce ahlaksızlığa göz yumuyorum. Hepsini mağdur olarak görüyorum ve bir an önce daha güzel ve insanca bir yaşama kavuşsunlar diye dilim döndüğünce onların adına konuşuyorum...
Ama onlar, onlar adına çektiğim acıları çekmiyorlar ne yazık ki. Ama içlerinden gerçekten mağdur ve başka çareleri olmadığından konteynerlerde kalanların olduğunu da biliyorum ve görüyorum. Ve onlar adına dilim döndüğünce yazmaya devam edeceğim.
Muhalefet partisi belediye başkan adaylarının elbette kendilerince bir yol haritası olacaktır; yola koyulmadan önce ellerinde küçücük bir pusula olsun istedim. aksi halde daha yolun başındayken yolun dışına itilebilirler...