Ben sevgiyi annemin şarkılardan fal tutarken naif duygularla şiirlerden fal tutarak öğrendim.
Yıllar öncesinde bahçede gezerken tesadüfen gözüme çarpıp karşıma çıkan dört yapraklı yoncaydı. Uğuruna inandığım için hemen koparıp şiir defterimin arasına sakladım. Kupkuru öylece duruyordu, zaman zaman baktıkça şans vereceğine inanıp o yıllarımı hatırlarım .Bir gün bir rüya gördüm şelale yanında leylaklar ..Herkes gülleri severken ben çocukluğumdan beri leylakları severdim o hoş kokusu başımı hep döndürürdü. Sonra her şeyin enerji yaydığını frekansının olduğunu öğrendim. İnsanın frekansından kat kat fazla gülün kokusunun olduğunu direk beyine etki ettiğini,, Leylak kokusunun ruha şifa verdiğini , duygulara verdiği hissi öğrendim. Benim ruhumu dinlendirip LEYLAK KOKULU DÜŞLERİM devam ediyordu. Ardından LEYLAKLAR şiirimi yazdım.
Anladım ki benim dört yapraklı yoncam leylaktı artık bana şansı leylak kokuları getirecekti. Etrafa yaydığı büyülü frekansı bakalım kimlere etki edecekti. Bugünlerde şifalı frekansını yayması tek dileğimdir.
LEYLAKLAR
Gölgeli hüzünler dağılsın diye
Güneşe bakarım yüzüm gülünce
Kirpiğimde yazar gölgesi diye
Leylaklar dökerim bahar gelince
Esaret altında efsuni ruhum
Başım döner ılık eser sabahım
Dudağımda sevinç güçlü silahım
Leylaklar kokarım huzur dolunca
Eflatun rengine kapılmış gönül
Dalarken engine özlemle anıl
Yüreğim yangına dayanmaz yanıl
Leylaklar dikerim vuslat olunca
Sözlerin başını almış giderken
Pamuktan kalbimi hasat ederken
Çığlıklarım düşer toprağa erken
Leylaklar sökerim hasret kalınca
Derinlerde kıvrım kıvrım dönerken
Kederli sorular sorma yanarken
Anılara dalıp sevip anarken
Leylaklar takarım güller solunca