Kötülüğün kaynağı ızrail

Abone Ol

Aziz dostlarım sizlerle belki daha öncede paylaşmış olduğum Rusca konferans veren bir Rus alimi paylaştım .Rusça konuşan bu kişinin konuşmasında Türkçe alt yazı ile sosyal medyada bulunabilir ben de hem onun resmini hemde alt yazısını yazarak sizlerle şu mübarek miraç gecesinde miraç tebriği olarak paylaşmadan önce Rusca bilen bir arkadaşıma paylaşarak sordum . dedim ki bu adamın konuştukları ile alt yazısı aynı mana da mı? Onun bana verdiği cevap tamam hocam doğrudur cevabını alınca sizlerle paylaşıyorum..

bir başka milletten ve belki de başka bir dine inanan ve ibadetini yapan bir kişi olarak Müslümanlık hakkında ne düşünüyor. Ülkemizde hemde bazı ilahiyat fakültelerinde yetişen Modernist proflar ve onların takipçileri ne düşünüyor göresiniz diye bundan sonra yazılanlar onun konuşmalarıdır. istifadelerinize sunarım. İsviçrede verilen bu konferans;:

'''''Önce Hırıstiyanlıkla başlayalım. Hıristiyanlık, Karl Marksın komünist manifestosunu yazmış olduğu yıllarda varlığını yitirmeye başladı.Eğer onu alıp okur iseniz o bunun yok olup kaybolacağını yazdı. Nasıl bir yapısı olduğunu görürsünüz. Bu gerçekten de böyledir.çünkü bu,onun nasıl bir yapısı olduğu ile ilgilidir. Hıristiyanlık, sosyal devrimlere karşı duramadı. Hıristiyanlığın çöküşü 19. yüzyılın ortaların da başladı.Hristiyanlık 20. yüz yılın başlarında da lider din olma özelliğini yitirdi. Hıristiyanlık dini anlamda bir şeyler yapıp, insanları bir arada tutabilir ve hareket ettirebilirdi; ancak Hıristiyanlık modern dünyaya!... çok iyi bir şekilde uyum sağladı. Onların Hıristiyan demokrat partileri bile var. İsrailde de iktidarda bulunan dini bir parti !..var. yani bir din olarak ve insanlar için dini bir temel olarak bakıldığın da Hıristiyanlık ölmüştür. İslam ise ,kurulduğu zamanlarda ,çok dayanıklı şekilde ,sağlam bir öğreti olarak ve dünyadaki her türlü değişime dayanabilecek şekilde inşa edilmiştir.(yani) İslamın kuruluşu başka bir biçimde olmuştur. islamın yaşayan bir peygamberlik vazifesi almış. canlı bir önderi vardı.bunda hiç bir şüphe yok.hıristiyanlıkta bu konu ile ilgili çelişkiler var.i

slamda her şey gayet basit.bir peygamber vardı,peygamberliik vazifesi aldı.kendi dini toplumunu oluşturmaya başladı.bu temelde yeni bir toplum,yeni bir öğreti kurdu.üstelik bu öğreti gayet sağlam ve dayanıklı idi.kuranı okursanız bunu görebilirsiniz.kuranın kendisinde de görüleceği üzere bu öğreti;zor şartlarda ayakta kalabilecek şekilde kurulmuş.bu gerçekten de böyle oldu.islam zor şartlarda ayakta kalmayı başardı.islamın bir artısı daha var.islamın bu avantajı ,doğuda ortaya çıkmasıdır.avrupadan ,tüm sosyal ve teknolojik devrimlerden uzakta doğdu.hep uzakta oldu.uzakta gelişti. ve yerini gayet ciddi bir şekilde sağlamlaştırdı.şimdi yanii bizim de yaşadığımız bu son zamanlarda ;azgın ateizm dönemi gelip çattı. çünkü demokrasi azgın ateizm demektir.demokrasi öyle basit bir şey değil.çok korkunç bir şeydir.demokrasi ateizmin en üst noktaya ,mutlak noktaya çıkarılmış şeklidir.demokrasinin tüm dünyaya yayılmaya başladığı dönemde ,hıristiyanlıktan geriye ;sadece mimari eserler kaldı.geriye neredeyse hiçbir şey kalmadı. yahudilik ise siyonizmin şapkası altında kaldı.ondanda geriye hiçbir şey kalmadı. neticede şu anda dünya da islamdan başka bir şey kalmadı. islamın yapısı gereği, Muhammedin izinden gidenler, yani müslümanlar, devamlı olarak;yaratıcı ile irtibat halindedirler.eğer bir hıristiyan haftada bir defa pazar günü kiliseye gidiyorsa,bu çok iyi (sayılıyor.) buna karşılık müslüman ise günde beş defa allahın huzurun da diz çöküyor.yani günde beş defa.üstelik namaz vakitleri ço tavizsiz bir şekilde ayarlanmıştır .

ben onlarla birlikte yaşıyorum. bundan başka avrupaya gidişimde.ibadet vakti havaalanında küçük sessiz bir köşeye gittim .oraya 2 de müslüman geldi.ben orada durup kendi ibadetimi yaptım.onlarda gazete serip diz çökerek namazlarını kıldılar.günde 5 defa,5 er 10 ar dakika da olsa ibadet ediyorlar..namazları fazla uzun değil.benim (bir kitaptan) onların namazlarına ve namazlarında ne okudukjlarına bakma fırsatım oldu.namaz çok uzun değil.ama çok ciddi ve çok derin.insan beş dakila diz çöküp gerekenleri okuyarak secde ederken; yüce yaratıcısı ile irtibat halinde oluyor. bu çok önemli ve çok büyük bir şeydir. bu sebeple islam geleceğin dinidir.tabi eğer israil denen devletin varlığı sebebiyle;günümüzde dünya kapanmayacaksa. (kabala inancı).biz şu anda bu aşamadayız.(kabala inancı). yani şimdi hızlı bir şekilde dünyanın kapanma süreci yaşanıyor.devlet var olma hakkına sahip değil. bir buçuk yıl önce mümkün olan ve müsaade edilen tüm süreler tükendi.dünya kapanmaya başladı.yaratıcı kapatıyor yani.ekonomik vs diğer tüm facialar birbiri ardınca geliyor.geleceğe dair yapılan tüm teşhisler.bu gidişi durdurma ve püskürtme amacıyla yapılan her türlü girişi anlamsızdır.dünya kapanacak.eğer kötülüklerin kaynağı olan bu devlet (israil)tasfiye edilmezse bu kapanış kaçınılmazdır.eğer bunu tasfiye etmede başarılı olunursa bence bu tasfiyeden yaklaşık 70 yıl kadar soınra.dünya nüfusunun çoğu islama inanıyor olacak.çünkü İslam yeterince güçlü ve doğru bir din.ayrıca İslam insanları gitmeleri gereken doğru yöne yönlendiriyor.elbetteki onlrin belli meselelerden kaynaklı; Şiilik –Sünnilik çatışması gibi uyumsuzlukları ve problemleri var .zaten bu da anlaşılır bir durumdur.eğer kötülüğün kaynağı sayılan devlet (israil) tasfiye edilebilinirse,onların aralarında ki tüm bu problemler sona erecektir.gerçekte dünya nüfusunun çoğu İslama geçecek.artık bu gün bu süreç görünmekte İslam dolup taşıyor,yayılıyor.şu anda tam olarak hatırlıyamıyorum Avrupa ülkelerinden birinde (İsviçre) yeni camilerin yapılması yasaklandı.çünkü yayılma devam ediyor.dünyanın geleceği İslamdır.bu kesinlikle böyledir.tabi eğer bu günkü problem lokalleştirilebilinirse.