İYi PARTİYE OPERASYON
Cumhurbaşkanlığı seçim arifesinde 11 defa toplanan altılı masanın büyük ortağı CHP Kılıçdaroğlu'nda ısrar edince Meral Akşener'in eli kolu bağlanmış ve IYI Parti'ye de kalleşçe bir operasyon çekilmişti
Gültekin Uysal Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan'ın da Kemal Kılıçdaroğlu ile ağız birliği yaptığını gören Meral Akşener son çare olarak o zaman Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu da cumhurbaşkanı olacak diyerek bir orta yol bulmaya çalışmıştı.
Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş'ın Kemal Kılıçdaroğlu'nun yanında görev alacak olması Sarayı rahatsız ettiği için hemen Sinan Ogan'ı devreye soktular. Milliyetçilerin oyunu bölebilmek için Sinan Ogan sahneye sürüldü ve 2 . tura kalan seçimde sinan ogan Cumhur ittifakı'na geçerek Millet ittifakının bütün planlarını ters düz etmişti.
Akşener'e atılan bu kazık Sadece bu kadar da değildi. Kazanamayacağı seçimde inat eden Sayın Kemal Kılıçdaroğlu Akşener'den habersiz bir de Ümit Özdağ ile gizli protokol yaparak kendisine bakanlık sözü verilmişti. Bu protokolden Akşener'in haberi olsaydı Kılıçdaroğlu ile köprüleri atmakla kalmaz IYI partiyi tek başına seçime sokardı.
Şimdi Bazı arkadaşlarımız seçim öncesi ve sonrası yaşadığımız başarısızlığın tek müsebbibi olarak Meral Akşener'i görüyorlar. Durum Hiç de öyle değil, Akşener'in tek hatası adayı belirlemekte olan keyfiyetiydi. Çünkü onun aday olarak belirlediği bazı isimler arkasına bakmadan AKP'ye kaçıverdi.
O süreçte benim aklıma Akşener acaba iyi Parti Cumhur ittifakına mı yanaştırmaya çalışıyor şüphesi gelmişti. Seçimlerden sonra millet ittifakındaki paydaşlarına iyice kızan Akşener sözünü tutarak köşesine çekildi ve aktif siyasete noktayı koymuş oldu.
Artık Akşener'i sorgulamaya ve tartışmaya hiç gerek yoktur. Onun lehinde veya aleyhinde yapılacak konuşmaların da IYI partiye bir yarar sağlamayacağı düşüncesindeyim. Bu konuyu gündemde tutmak isteyen ve sürekli orada takılı kalan arkadaşlarımızın da meseleye daha sağduyu içerisinde yaklaşmasını tavsiye ediyorum.
Parti üzerindeki kara bulutlar dağılmış ve yeni bir gökkuşağı oluşmuştur. Bu saatten sonra siyaseten bugünü yaşamak ve yarına bakmak gibi bir mecburiyetimiz var. Ülke meselelerine gaflet delalet ve hıyanet içerisinde hareket eden siyasetçilere karşı tek vücut olmadığımız takdirde Yarın dizlerimizi dövüp pişmanlık olmanın da bir faydası olmayacaktır.
Müsavat Dervişoğlu bu hareketin Gök börüsü olarak doğru ve emin adımlarla yoluna devam ederken onun yanında olmak onunla birlikte engeller aşmak ve onunla hedefe varmak vazgeçemeyeceğimiz Şiar olmalıdır.