Sosyal medyanın kullanımıyla beraber ,herkes doktor, eczacı, siyasetçi ,iktisatçı, sanayici, çiftçi, ihracatçı hatta uzay mühendisi oluverdi.
Bazı kesimler, derelere dökülen domates, salatalık, kavun, karpuz ve üzüm gibi sebze ve meyvelerin haberlerini görünce; dine ve vatana hiyanete kadar tenkidin seviyesini yükseltiyorlar.
Tüccarların yaptığı iyi bir şey değil ama onları eleştirenlerin yaptığı da onlardan pek iyi bir şey görünmüyor.
Bazı arkadaşlar, bu insanları ahlaksız, vindansız, bazıları da vatana hıyanetle ittiham ederek hukuk nezdinde muhakeme edilmelerini talep ediyorlar.
Meselenin hakikati ise çok farklı maalesef…
Derelere dökülen mahsulat;
1- Avrupa’ya ihrac edilmeden evvel paketleme tesislerinde ayrıştırılır. İyilerini Avrupa’ya, orta sınıfını iç piyasaya satarlar. İyi derken renginde, hacminde veya kabuğunda en ufak bir kusur veya herhangi bir çizik bile o meyve veya sebzenin kenara konulmasına sebeptir.
2- Resimde göndüğünüz misali kötü mahsulat iç piyasaya satılmadığı takdirde salça veya meyve suları üreten fabrikalara gönderilir. Fabrikalar da kabul etmeyince çöpe dökerler.
3- İhracatçı şirket, paketleme esnasında başında durur. Standart dışı mahsulü bir kenara koyar. Mesela bir üzüm salkımında bulunan küçük taneler makasla kesilir ve ayıplı mal kasasına konulur. Üzüm bağdan gelir gelmez büyük soğutucularda sıcaklığı düşürülmemişse paketleme esnasında salkımdan taneler çokça kopar.
O taneler veya ufak taneli üzümler, meyve suyu fabrikalarına satılır. Satılmadığı zaman çöpe atılır.
4- Bazen İLAÇ KALINTISI sebebiyle devlet ihrac edilecek sebze-meyveye el koyar. Ya imha eder veya iç piyasaya verir.
Türk mallarının uluslar arası piyasada kötü isim sahibi olmasını asla müsaade etmez…
Seçim zamanında hükumete düşman bazı kesimler ise “mallar para etmiyor” alçaklığıyla siyasi propaganda yapar. Aynı benzeri stoklamalar yaparak piyasaya sürülmez fiyat istikrarlaştırmalarına sebebiyet veriyorlar.Ve maalesef enflasyon dengeleri bozuluyor.
Müşahede edildiği üzere çöpe atılan sebze ve meyvelerde kusur vardır, standart dışılık vardır veya ilaç kalıntısı vardır, dolayısıyla satışında bir sıkıntı vardır.
O malları muhtaç insanlara vermeyip çöpe atmaları bakımından tenkid edilebilirler ancak demek mal sahipleri, o kadar düşünceye sahip değiller.Bu yüzdendir ki biraaz ahlak yahuuu,biraz merhamet Yahuu.Vessalam.
Bülent Buğday.