İslam duruş, davranış ve üsluptur. İyi bir Müslüman durduğu yer, yaptığı eylem ve hitap ettiği diliyle kendini gösterir. Görenler "haza Müslüman!" demekten kendini alamaz. Peki bunun prototipi kimlerdir?
Hz Ebu Bekir'in Miraç olayını duyduğunda, 'Muhammed söylüyorsa doğrudur' demesi, kapısına gelen ihtiyaç sahibi hiç kimseyi geri çevirmeyip tasaddukta bulunması, ve en önemlisi parasıyla azat ettiği Bilal'in kölelikten kalma alışkanlığıyla kendisine 'efendim' diye hitap ettiğinde, yakasından tutup sarsarak 'sen özgür bir insansın. Böyle hitap edemezsin!' diye hiddetlenmesidir davranış!
Kırkıncı Müslüman olarak Hz. Ömer'in Kabe'nin önünde durup Müslümanlığını ilan etmesi ve Hicret ederken aynı şekilde 'Hicret ediyorum. Canına susayan peşimden gelir' diye haykırmasıdır duruş!
Muaviye'nin halifelik için Kur'an sahifelerini mızrağa taktığında, Hz.Ali'nin, savaşı kazanmasına rağmen 'onlar islam elbisesini ters giymişlerdir' diyerek savaştan vazgeçmesi ve Hz. Aişe'yi Cemel savaşında yendiğinde, kendi taraftarları ganimeti dile getirdiğinde 'Hz.Aişe kimin cariyesi olacak?' diye sormasıdır üslüp!
Müslümanın duruşu Ömer gibi cesur, davranışı Ebubekir gibi asil ve üslubu Ali gibi zarif ve incelikli olmalıdır.