GAP GAZETECİLER BİRLİĞİ’nin organize ettiği Romanya seyahati dönüşünde doğrudan İstanbul’a geldik. Aslında bu yazıyı hemen yazmayı düşünmüştüm. Ancak şimdi fırsat bulabiliyorum.
Romanya’ya giderken, kontrol amaçlı hastaneye yatırdığımız annemin durumu dönüşümde ağırlaşmıştı. İstanbul’da kardeşlerim olduğu için Romanya’ya giderken gözüm arkada değildi. İstanbul’a döndüğümde Annem yoğun bakıma alındı. Bir ara düzelip servise çıktı. Ancak tekrar yoğun bakıma alındı ve bu durum bir aydan fazla sürdü. Şükürler olsun, önce Allah’ın, sonra da Çam Sakura Kalp Damar yöneticisi Prof.Dr. Mehmet Emin Kalkan Hoca ve ekibinin sayesinde annem taburcu oldu ve 84 yaşına rağmen şu an durumu çok iyi. Allah hayırlı ömür versin.
GAP Gazeteciler Birliği Genel Başkanı Kıymetli Dostum Zeynel Abidin Kıymaz Romanya seyahati için aradığında hiç düşünmeden “tamam” dedim. GAP bölgesinden yedi değerli gazeteci arkadaşım daha vardı.
Romanya, Türklerin en çok sevildiği Avrupa ülkesi.
Zira binlerce Türk şirketi Romanya’nın kalkınması için bu ülkede faaliyet gösteriyor. Öyle ki birçok Avrupa ülkesinde olmayan (Belki de hiç yok) Romanya-Türkiye Sanayi ve Ticaret Odası, Türkiye-Romanya arasındaki ticaret ve işbirliği konusunda inanılmaz bir çaba içerisinde. Oda başkanı Tamer Atalay’ı tanıdığınız zaman bu başarının nereden kaynaklandığını da anlıyorsunuz.
Romanya-Türkiye Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Tamer Atalay ile oda yöneticileri iki ülke arasında adeta mekik dokuyorlar ve iş birliğinin gelişmesi adına tüm Avrupa’ya örnek olacak bir gayret sergiliyorlar.
Tamer Atalay, sadece ticari anlamda değil, Türk kültürünün Romanya’da yaşatılması için birçok sosyal sorumluluk projesini de hayata geçirmiş. Romanya’ya, Bükreş’e giden hemen her Türk vatandaşı, Romanya-Türkiye Sanayi ve Ticaret Odası’na gitmeden, Tamer Atalay ile görüşmeden dönmüyor. Romanya’daki binlerce Türk Şirketi’nin her türlü sorunuyla ilgileniyorlar. Romanya’daki yeni iş alanlarını ve ihtiyaçları analiz edip, Türk iş dünyasına bu konuda yol gösteriyorlar.
Tamer Atalay, Anadolu insanının sıcak kanlılığını ve misafirperverliğini Bükreş’te ete kemiğe büründürüyor desek yeri. Bize gösterdiği ilgi ve alaka için buradan bir kez daha teşekkür ediyorum. Şubat depreminde, yurt dışından Türkiye’ye yardım gönderen ilk ülkelerden biri Romanya. Tamer Atalay bu yardımları bizzat organize etmiş ve onlarca tırdan oluşan yardımlar deprem bölgesine ulaştırılmış.
Tamer Atalay, kendi girişimleri sonucu, Romanya’nın Başkenti Bükreş’e Mustafa Kemal Atatürk ve Haydar Aliev’in büstlerinin koydurmayı başarmış.
Büyük Hun İmparatoru Atilla’nın mezarının nerede olduğu bilinmiyor. İddialardan biri de Atilla’nın mezarının , araştırmalar Moldova’nın Nou Kasabası’nın karşısındaki Yasak Ada’da olabileceği yönünde. İşte Atalay buradan yola çıkarak Atilla’nın mezarı ile ilgili bir belgesel hazırlatmış. Henüz izleme fırsatı bulamadığım bu belgeselin araştırmacılara önemli bir kaynak teşkil edeceğini düşünüyorum. Tamer Atalay ayrıca Şair Nazım Hikmet’in Romanya’daki anılarını derlediklerini de söyledi.
Burada bir hakkı daha teslim etmek gerekiyor. Benim de Genel Başkan Yardımcısı olduğum, GAP Gazeteciler Birliği, çok önemle faaliyetler yürütüyor. Başkan Zeynel Abidin Kıymaz’ın çabaları her türlü övgüyü hak ediyor.
GAP Gazeteciler Birliği bölgesel bir basın kuruluşu temsilcisi olmasına rağmen, Ankara ve İstanbul’da faaliyet gösteren basın kuruluşlarından daha fazla icraat yapıyor. Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da kısıtlı imkanlarla habercilik yapan birçok arkadaşım bu kuruluşa destek veriyor.
Bizi Romanya’ya götüren süreç de Zeynel Abidin Kıymaz ile Tamer Atalay arasında daha önceden kurulan dostluk köprüsü oldu. Başkan Kıymaz, GAP Gazeteciler Birliği ile Bükreş’teki basın kuruluşları arasında önemli ilişkiler oluşturmuş. Bükreş seyahatimizde Romanya Gazeteciler Federasyonu Başkanı Sorin Stancu’yu da ziyaret ettik. Ayrıca CNN Bükreş kanalında da incelemeler yaptık. Kıymaz, Stancu’yu ve Romen meslektaşlarını Adıyaman’a davet etti.
Sonuç olarak, Romanya’nın Türklerin Avrupa’daki en iyi dostları olduğunu söyleyebilirim. Avrupa’nın şımarık diğer ülkelerinin aksine Türkleri ve Türkiye’yi seviyorlar ve güveniyorlar. İki ülke arasında devletler düzeyindeki üst ilişkiler de son derece sağlıklı yürüyor.
Hoşçakalın.