Şanlıurfa Belediyesi kurulduğu tarihten (1869) bugüne; ilk kez böylesi devası bir borçla ve hantal bir yapı ile karşı karşıya kalıyor.
Urfa ölçeğinden Büyükşehrin borcu oldukça fazladır.
Zeynel Abidin Beyazgül ilk Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu zaman Gazete sahipleri ile yaptığı bir toplantıda Kendisinden önceki Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çiftçin’nin adını anmadan önceki Belediye Başkanı “bize çok borç bıraktı “demişti.
Önceki Başkan Nihat Çiftçi Döneminin borcunun seçimden iki hafta önce açıklamıştı 580 Milyon demişti. Zeynel Bey gittiği her yerde Nihat çiftçinin adını anmadan “ Önceki Başkan bize 1 milyar borç bıraktı” diyordu.
Doğrusu Nihat Çiftçi’nin açıkladığı rakamdı.
Bunun yanında Çiftçi kendi döneminde 6 bin dönüm arsa Büyükşehir’e kazandırmıştı/bırakmıştı
O dönemde Çalışan personel sayısı ise 3 bin 800 idi.
Yapılan devasa işler, projeler vardı.
Zeynel Bey Dönemi…
Zeynel Abidin Beyazgül’ün döneminde (2019 - 2024) bizler Basın mensubu olarak dönem dönem Belediyenin borcunun Demokrasi gereği sorduk. Bey efendiler bırakın çağrılarımızı dinlemeyi, yapmayı, kala bile bizleri almadılar!.
Çünkü sosyal medya yüzlerce paralı trolü vardı.
Büyükşehir Belediyesinin bütçesiyle istediği Ulusal TV’ye çıkıyor, Ulusalda parayla islediği gazeteciyi, Urfa’ya davet ediyor, hediyeler, konaklama, paralar veriliyor.
Bunların arasında Urfa’dan bıhaber olan Ahmet Hakan, Cem Küçük, Hacı Yakışıklı, Yavuz Donat, Kemal Öztürk, Acun Ilıcalı ve diğerleri vardı.
Para vermede sınır tanınmıyordu…
AKP teşkilatının bütün programlarının yemek, konaklama, ağırlanma parasal bedeli Büyükşehirden çıkıyordu. Büyükşehir partinin şirketi gibiydi…
Bazı müteahhitler Büyükşehir istediği gibi cirit atıyordu….
Çoğu zaman Belediyeyi Zeynel Bey’in değil; Ailenin yönettiği söyleniyordu. Bazı uygulamaların böyle olduğunun bizde görüyorduk.
Aileye yakın herkes Belediyeden görev almıştı.
Belediye Aile şirketi gibi yönetilmeye başlanmıştı.
Bir Gazeteci olarak; Ben Şahsen, vicdanen çok rahatım, birçok defa Büyükşehirdeki aksamaları yanlışları yazdım. Bunları yazıyorum diye; Zeynel bey’in, bana ve Aileme ciddi haksızlığı oldu.
Olsun; ziyanı yoktu benim için; mesele Urfa olunca; başka Urfa yoktu..
Doğrudan temin ihaleleri çok fütursuzca yapıldı. Çok yüksek olan rakamlar doğrudan temin için bölünerek veriliyordu. Amaç yandaşlara rant sağlamaktı. Kimin eli, kimin cebinde idi belli değildi. Gerçek olan şuydu, Müslümanlıktan demi vurarak; din, iman ve dava adı altında Büyükşehir Belediyesi resmen Soyuluyordu/ soyulmuştu.
Sonuçta gelinen noktaya bakıyoruz: 11 Milyar, 419 milyon borç!..
9 binin üzerinde çalışan, Bunların yanında bine yakın yevmiyeci (sosyal güvence yok)
Büyükşehir tabiri yerinde ise parasal olarak soyulmuş şekilde seçime gitmişti.
Allah urfa’nın yüzüne baktı ki; Zeynel bey seçimi kayıp etti. Ondan ve Avenesinden bu Şehir kurtuldu.
Şimdi İl Başkanlığını veya Bakan yardımcılığı bekliyormuş!...
Beklesin dursun; yapılanlarını hesabını vermeli öncelikle…
Yapılanlar, yanlışlar, rant çıkarları, hırsızlıkları, çalmalar, vicdansızlıklar kimseye kar kalmamalı; Başta Zeynel bey olmak üzere, diğer yöneticilerin ve 1. Derece yakınlarının mal varlıkları incelenmeli; Resmi soygunun hesabı kesinlikle sorulmalıdır.
Kasım beyin İşi Çok Zor
Yeni Büyükşehir Belediye Başkanı Kasım Gülpınar’ın halk tarafında karşılığı, güvenirliği oldukça iyi. Lakin işi çok zor. Kasım Başkan tabiri yerinde ise Büyükşehir’in her alanında enkaz devir aldı.
Bu enkazla beraber binlerce kişinin rant musluğu kesildi.
Enkazı safi etmek çok zordur; zaman alır.
Liyakatlı kadrolarla ve ciddi bir tasarrufla kısmende olsa işin üstesinden gelecektir.
Urfa Kamuoyu kendisinden şunun bekliyor; Halkın parasını, hakkını çalan kim varsa, bunları deşifre etmesini, kurumsal ve hukuksal soruşturma başlatmasını istiyor.
Beytülmal artık emin ellerde, onun biliyoruz…
Çalanın, yiyenlerin, kendine çalışanların ve soyanlarında hesap verme gününü bekliyoruz…
İyi seyirler Urfa’m….