Orman yeşili mezarlıkta yatar, Yaşayanları her gün bön bön griliğe beton duvarlara bakar…Halk otobüsleri (haklı olarak) “konserve” denir; Hafif raylının 69 model vagonları Almanya’dan ithal edilir…Ekmeği zamlıdır, pazarı marketçi ile yarışır , olan ise vatandaşın cebine olur .. Hırsızı Osmaniye’den, sigarası kaçak, suyu Maraş’tan gelir.
Fıstığına Siirt, baklavasına Selanik, nanik yapar.... Rant işleri ile lüküs hayat, işler gıcırın’da “yan gel de yat” yeridir… Başkan ve vekiller ise seçmenine seçimden seçime göz kırpar yersen tabi... Her okul mutlaka sınav birincisidir, yine de “eğitim eğitim” diye isyan edilir. Sanayide ihracat birincisidir.. Fakat Asgari ücret denilen komik bir rakamla yoksulluk seviyesinde yaşam mücadelesi verilir… Gastronomi şehridir sadece nohut dürümü 60 TL ye verilir… Elektrik, su D,gaz, kira ve mutfak masrafları katlanarak faizlenir. Lakin TV’ler her şeyin güllük gülistanlık olduğunu savunarak tozpembe gösterir…
Yeni nesil dünyadan bir haber sosyal medyada ustadır…Eski nesil evlenme boşanma yemekteyiz gibi programları kovalar.. Birileri bir gece de servet harcar diğer taraftan ekmek yiyorsan aç değilsin narası atılır. Dizileri ahlak yosunudur…
Müslüman ' dır ama Din'den uzak din adamları ile doludur...
Huzurlu gösterilmeye çalışılır. Lakin gülümsemeler maske altında saklıdır. Hak eden değil Ankara’da dayın varsa makam mevki yerleri işgal edilir. Halka hizmet Hakka hizmet sözcüklerden ibarettir ..ortalama 70 yaşında bir hayatta 65 yaşında mezarda emeklilik reva görülür...
BU ŞEHRİN YAŞAYAN ÖLÜLERİN DE...