ABD ve katil İsrail Terör örgütünün, yalanlar üzerine bina etmeye çalıştığı soykırımın faturası onlar aleyhine hergün biraz daha büyüyor ve ağırlaşıyor.
Dün Katar'ın başkenti Doha'da yapılan müzakere sona erdi
ABD'nin yahudi bakanı Blinken, toplantının hemen ardından "İsrail'in ateşkes anlaşmasını kabul ettiğini Netanyahu'nun ağzından bizzat duydum. Simdi sıra Hamas'da. Hamas'ın kabul etmesini bekliyoruz"
Diyerek, Mısır ve Katar'ın aksi bir beyanda bulunmasını politik bir manevra ile engelledi
Açıkçası, yalan söyledi,süreci manipüle ederek istediği algıyı oluşturma hamlesi yaptı.
Peki sonuç yalancı Blinken'in dediği gibi mi olmuştu?
-Hayır, asla, zinhar!
Hamas, kendilerine herhangi bir teklifin gelmediğini ve ABD Başkanı Biden'ın daha önce deklare ettiği anlaşmayı kabul edeceklerini bildirdi.
Aslında tüm bunların bir 'ABD-İsrail' tiyatrosu olduğu herkes tarafından biliniyor. Bu şekilde kamuoyunu manipüle ederek Hamas'ı 'Anlaşmayı kabul etmeyen, barış istemeyen taraf' olarak lanse etmeye çalışan ABD, katil İsrail'e ve baş katil Netanyahu'ya zaman kazandırmaya çalışıyor.
Bunun böyle olduğunu İsrail'deki rehine aileleri de biliyor olmalı ki, Tel Aviv sokakları yine gösteri ve protestolara sahne oldu dün.
Ana yollara Hamas'ın elindeki rehinelerin isimleri yazılarak Netanyahu'ya istifa ve anlaşma çağrıları yapıldı.
Bebek katili Netanyahu, Gazze'de savaşı bitirmeyecek!
Çünkü sapkın 'Arz-ı Mevud' hayallerini gerçekleştirmek için vargücüyle katletmeye, yok etmeye devam edecek.
Savaşı Lübnan, peşinden Suriye ve en sonunda Anadolu, yani Türkiye'ye yaymanın peşinde.
ABD, Netanyahu'nun planını biliyor. Biliyor çünkü bu planı aylar, belki yıllar öncesinden birlikte yaptılar.
Fırsat kolluyorlardı!
Kassam 7 Ekim'de saldırmasa da bu savaşı baslatacaklardı.
Plana göre Gazze insansızlaştırılacak, Batı Şeria boşaltılacak ve Filistin toprakları tamamen İsrail toprağı olacaktı.
Yine durmayacaklardı; İran kışkırtılacak, savaşa dahil edilecek ve oeşinden ABD ve koalisyon güçleri adı altında İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya İran'ın tepesine bineceklerdi. Hizbullah bahanesiyle Lübnan işgal edilecek sonra Golan tepeleri ve uyduruk bahanelerle Suriye işgal edilecekti. Sonrası malum "Türkiye!"
Büyük fotoğraf bu!
Belki bilmediğimiz başka şeytani planlar da vardır. Ancak şu ana kadar kurgunun deşifre olan kısmı budur.
Şimdi merak edilen şu; Doha'da yapılan görüşmelerde Hamas'ı temsil eden Mısır ve Katar, ABD Dışişleri Bakanı Blinken'in yaptığı açıklamayı yalanlayarak, gerçeği dünya kamuoyuna açıklayacak mı?
Buna yürekleri yetecek mi?
Öyle ya da böyle ABD ve İsrail tüm dünyaya rağmen siyonist katliamlarına uzun süre devam edemeyecektir.
Dünya artık gerçeği biliyor.
Hakikati uzun süre saklayamayacaklar. Yakın bir gelecekte Gazze'de onbinlerce çocuk, kadın ve masum sivil katleden soykırımcılar mutlaka hesap verecek. Bu onlar için mutlak son, kaçamayacakları kaderdir!
Öte yandan, bu soykırıma sessiz kalan İslam ülkelerinin yöneticileri ve maalesef halkları bunun hesabını mahşerde, hak divanında asla veremeyecekler.
Onların Allah'a sunacakları hiç bir mazeret onları kurtaramayacak.
Hatta, ve belki de; İnandıklarını söyledikleri dinleri, hak taela'dan kabul görmeyip yüzlerine çarpılacak.
Zira; Zulme sessiz kalan, rıza gösteren de zalimin ta kendisidir!"