*BİR KÜRT SEVDİM: BİR AŞK HİKAYESİ*
Sevgili Okuyucularım,
Güneşin son ışıkları, Diyarbakır'ın taş sokaklarını altın rengine boyarken, o geliyordu. Gözlerinde sonsuz bir hüzün vardı, ama gülümsüyordu. Kürt coğrafyasının derinliklerinden gelmiş gibiydi; sırtında yılların yükü, ama yüreğinde umutla dolu.
Karşılaşmamız bir tesadüf değildi, sanki kaderin bir oyunuydu. Ben, o anı unutamadığım andı. Gözlerindeki derinlik beni çeken şeydi, içinde yaşadığı acıları anlayan, onlarla birlikte yaşayan bir adam gibi görünüyordu.
İlk tanıştığımızda, dilini bilmememin ve kültüründen fazla şey bilmemenin verdiği bir boşluk hissettim. Ama zamanla, o boşluk doldu. Onunla geçirdiğim her an, Kürt coğrafyasının yürek burkan hikayelerini anlatan bir seyahat gibiydi.
Bir Kürt sevdim ve onunla yaşadığım aşkın derinliği, sadece duygusal değil, aynı zamanda politikti. Zamanla öğrendim ki, Kürtler sadece bir etnik grup değil, aynı zamanda tarih boyunca haksızlığa uğramış, özgürlük arayan bir halktı. Onunla geçirdiğim her an, bu gerçekle daha da bütünleşti.
Aşkımızın hüzünlü yanı, o coğrafyanın gerçekliğine karşı duyduğumuz çaresizlikti. Birlikte olmak ne kadar güzelse, bir o kadar da zordu. Gözlerimizdeki sevgi, dudaklarımızdaki özlemle yarışırken, aramızdaki duvarlar yüksekti ve kalındı.
Bir Kürt sevdim ve onunla yaşadığımız her an, içimde bir iz bıraktı. O iz, hüzünle karışık bir gururdu. Onunla paylaştığım her an, yaşamımın en derin hislerini açığa çıkardı. Aşkın ve hüznün aynı anda taşındığı bir coğrafyada, kalbim onunla atıyordu.
Belki de aşkımız bir masaldı, belki de gerçeklikle başa çıkmanın bir yolu. Ama bir Kürt sevdim ve bu sevgi, yüreğimin en kıymetli köşesinde yerini aldı. Onunla yaşadığım her an, bir hikaye yazmaya değerdi. İçimdeki hüzün, onunla buluştuğumuzda anlamını buldu.
Sevgiyle Kalın,
Fethullah Doğala
14.Mayıs.2024
İstanbul