Gazze katliamı siyonist Yahudilerden daha çok Batı'nın vahşi ve acımasız gerçek yüzünü göstermiştir. Yüksek insanlık ideali söyleminin arkasına saklanan Batı'nın maskesi düşmüştür. İnsanlık değerlerinin ve Hümanizmin bir aldatmaca olduğu görülmüştür.
Batı anlatıldığı insani değerlere sahip değildir. Dün olduğu gibi bugün de hayvanidir, vahşidir, kan içen canavardır.
Eğer Batı gerçek anlamda İcil'i özümsemiş, İsa'yı anlamış ve sevmiş olsaydı onun "öldürmeyeceksin" emrine kulak kesilirdi. Bugün İsrail'in Gazze'de yaptığı kadın ve çocuk katliamına göz yummaz, destek olmazdı. Gazze'de işlenen insanlık suçuna Siyonist Yahudiler kadar Hıristiyan Batı da ortaktır. Siyonist Yahudiler ve Hıristiyan Batı katildir.
Batı kendi yetiştirdiği büyük adamlarını anlamış olsaydı bugün Gazze katliamına ortak olmazdı. Batı Dostoyevski'yi anlamış olsaydı vicdanını bu denli kaybetmez, insanlık onurunu çiğnemez, Gazze'deki soykırımı desteklemezdi. Batı eğer Shakespeare anlamış olsaydı bu denli siyonist Yahudileri sevici olmaz, katliam yapanları kınayıp mazlumlara destek olurdı.
Bugün Siyonist Yahudilerin Gazze'de yaptığı soykırıma ortak olmaları Batı medeniyetlerinin vicdansız olduğunu, sevgi ve erdemi kaybettiğini göstermektedir.
Batı'nın ikiyüzlü olduğunu biliyordum ama insani olarak vicdanı kaybettiğini düşünmüyordum. Ancak Gazze katliamı Batı'nın vicdanını da kaybettiğini göstermiştir.
Bugün yine anladım ki Shakespeare'in Venedik Taciri'nde tasvir ettiği parayı seven, tefeci Yahudi Shylock'un yerini çocuk ve kadın katleden, insan tefecisi Natenyahu'ya almıştır.
Batının Shakespeare üzerinden Shylock'a nefret'ine karşılık Natenyahu'ya övgüler dizmesi büyük bir çelişkidir. İki yüzlüklüktür. Batı dün Bosna'da, bugün ise Gazze'de ölmüştür.