“BASİT İNSAN VE KİŞİLİKLİ İNSAN”

Basit insan, genellikle içsel değerlerinden yoksun olup, dışarıdan gelen onay ve değerle beslenir. Böyle bir kişi, değer gördükçe kendisini vazgeçilmez sanır

Abone Ol

 Merhaba Sevgili Okurlarım,

"Basit bir insana değer verdikçe seni ezer.
Çünkü kendini vazgeçilmez sanır.
Kişilikli bir insan ise değer gördükçe seni yüceltir.
Çünkü seninle değerli oldugunu bilir."

Bugün sizlere insan ilişkilerinde değer vermenin ve görmenin nasıl farklı sonuçlar doğurabileceğinden bahsetmek istiyorum. İnsanın sosyal yaşamında karşılaştığı kişiler, değer verme ve görme süreçlerinde farklı tepkiler verebilirler. Yazmış olduğunuz şu ifade, bu farklılıkları anlamak için mükemmel bir başlangıç noktası: “Basit bir insana değer verdikçe seni ezer. Çünkü kendini vazgeçilmez sanır. Kişilikli bir insan ise değer gördükçe seni yüceltir. Çünkü seninle değerli olduğunu bilir.” Bu cümle, basit ve kişilikli insanların değer gördüklerinde nasıl farklı davranışlar sergilediklerini net bir şekilde ortaya koyuyor.

İnsan ilişkileri, sosyal yaşamımızın temel yapı taşlarındandır. Bu ilişkilerde değer verme ve değer görme kavramları, insanın kendine ve karşısındaki kişiye duyduğu saygıyı ve sevgiyi belirler. Ancak, herkesin değer görmeye karşı tutumu aynı değildir. Yazınızda belirtmiş olduğunuz gibi, “Basit bir insana değer verdikçe seni ezer. Çünkü kendini vazgeçilmez sanır. Kişilikli bir insan ise değer gördükçe seni yüceltir. Çünkü seninle değerli olduğunu bilir.” Bu ifadeler, insan davranışlarının ve kişilik yapılarının sosyal ilişkiler üzerindeki etkisini çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor.

Basit insan, genellikle kendi içsel değerlerinden yoksun olup, dışarıdan gelen onay ve değerle beslenir. Böyle bir kişi, değer gördükçe kendisini vazgeçilmez ve üstün sanmaya başlar. Bu durum, onun alçakgönüllülükten uzaklaşmasına ve karşısındaki kişiyi ezmeye yönelik bir tavır sergilemesine neden olabilir. Çünkü değer görmek, onun için bir güç kaynağıdır ve bu gücü başkalarını aşağı çekmek için kullanır.

Bu tür insanların sosyal ilişkilerinde güven duygusu zedelenir ve zamanla ilişkilerde kalıcı hasarlar oluşur. Değer vermenin amacı, karşılıklı saygı ve sevgi temelinde bir bağ kurmak iken, basit insanın bu değeri yanlış yorumlaması, ilişkilerin sağlıksız bir hal almasına yol açar.

Öte yandan, kişilikli bir insan değer gördüğünde, bu değerin kendisine kattığı anlamı derinden hisseder. Kişilikli insanlar, kendilerini ve çevrelerini geliştirmeyi amaçlayan, özsaygısı yüksek bireylerdir. Değer görmek, onlar için bir güç gösterisi değil, karşılıklı bir anlayış ve sevgi ifadesidir. Bu nedenle, değer gördükçe kendilerini ve karşısındaki kişiyi yüceltirler.

Kişilikli insanlar, değer verdikleri kişilere minnet duyarak onları da yüceltme eğilimindedir. Bu durum, sağlıklı ve güçlü sosyal ilişkilerin temelini oluşturur. Karşılıklı değer verme ve saygı, kişilikli insanlar arasında derin bağların kurulmasını sağlar. Onlar için değer görmek, sadece bir kişisel tatmin değil, aynı zamanda çevrelerindeki insanları da olumlu yönde etkileme fırsatıdır.

İnsan ilişkilerinde değer vermenin ve görmenin nasıl karşılık bulduğunu anlamak, sosyal yaşamın kalitesini belirler. Basit insanlar, değer gördüklerinde bu durumu yanlış yorumlayarak, kendilerini üstün görme ve karşısındakini ezme eğilimi gösterebilirler. Bu durum, ilişkilerde güvensizlik ve çatışma yaratır. Ancak, kişilikli insanlar, değer gördüklerinde bu değeri karşılıklı saygı ve sevgi çerçevesinde yorumlayarak hem kendilerini hem de çevrelerindeki insanları yüceltirler. Sağlıklı ve güçlü ilişkilerin anahtarı, kişilikli bireylerin bu anlayışında saklıdır.

Dolayısıyla, kime değer verdiğimiz ve nasıl değer gördüğümüz, sosyal ilişkilerimizin kalitesini ve derinliğini belirleyen en önemli faktörlerden biridir. Değer verdiğimiz kişilerin bu değeri nasıl yorumladığını gözlemlemek, ilişkilerimizi daha sağlıklı ve anlamlı kılmamızda bize yol gösterici olacaktır.

Sevgiyle kalın, her daim umutla bakın. Hoşça kalın.
FETHULLAH DOĞALA
23.HAZİRAN.2024
İ S T A N B U L