Doğum: Silifke 1947 Vefat:22.07.2019
1947 yılında Silifke-Keben köyünde doğdu. Babasının adı Tahsin, annesi ise Müzeyyen Hanımdı. Beş kardeştiler. Ancak kendisinden iki yaş küçük kardeşi Hayrettin 1966 yılında Göksu Irmağında boğulduğu için dört kardeş kalmışlardı. İlkokulu köyünde bitirdi. Zaten ufak tefek olmasının yanında okula altı yaşında yazılması ortaokula başladığında emsallerinden daha küçüktü.
1958-59 eğitim öğretim yılında Silifke Ortaokuluna yazıldı. O yıllarda ailesi komşu ilçelerde ya da köyde oturan çocuklar için evlerin eklentisi olan tek odalar vardı kiralık. Tuvalet bahçede ortak idare edilirdi ama banyo falan hiçbir şey olmayan bu odalar talebe eviydi. Burada 12-13 yaşında çocuk bir başına yaşayıp okumak zorundaydı. Tabi komşular ve özellikle akrabaları varsa onlar da göz kulak oluyorlardı. Baki dökme bu yönden biraz şanslıydı. Dayısı yakınındaydı ve onun rezilliğini görerek yanlarına almışlardı. Lise öğrenimini de Silifke Lisesinde tamamlayarak 1965 yılında mezun oldu.
1966 yılında İstanbul’a geldi. 1970 yılına kadar çeşitli yurtlarda kaldı. Sonra birkaç arkadaş eve taşındılar. Anılarında zaman zaman annesinin gök bezden diktiği şalvarla İstanbul’da gezdiğini söyler. Müziğe çok yatkın olduğu için değişik mekânlarda sahneye çıktığını anlatır. Müzikteki başarısının başta merhum Özcan Seyhan’ın katkısı ve Üniversitede okul korosunda olması sebebiyle olduğunu vurgular.
Okuyabilmek için pek çok işte çalışmıştır. Bir ara üniversite kütüphanesinde çalışmıştı. Tercüman gazetesinin akşam baskısını koltuğunun altına alarak sokaklarda bağırarak gazete satmasından, boya badana işlerine, ayakkabı boyacılığına, Tercüman gazetesi santralında gece sekreterliğine, sahnelerde türkü söylemeye kadar pek çok işte çalışmıştır. Bu yönüyle yaşadıkları şimdiki gençlere de örnek olacak önemde bir başarı hikâyesidir. Ayrıca ünlü yazar Yaşar Kemal’e giderek burs konusunda yardım istediklerini, Yaşar Kemal’in: “Kalemi aldım elime / Sen geldin aklıma / Söz vermiştin bana / Şimdi getir yerine” notunu yazarak Aydın Bolak’a yönlendirmesini ve Fehmi Gemuhluoğlu ile tanışarak Türk Petrol vakfından ayda 300 lira burs aldıklarını tatlı bir anı olarak anlatır.
1967 yılında açılan Cerrahpaşa Tıp Fakültesini kazandı. Eğitim hayatına devam ederken çalışıp para kazanmak mecburiyetinde olduğundan dönem kaybettiği yıllar oldu. Bu zorlu mücadelenin ardından 1975 yılında İstanbul üniversitesi Cerrahpaşa tıp fakültesini bitirerek Almanya’ya gitti. Almanya da ihtisasına devam ederken ek gelir elde etmek için çalışmış ve özellikle Türklerin olduğu yerlerde kahvehaneler dâhil saz çalıp Türkü söyleyerek hayatını sürdürmüştür. 1978 yılında askere gitmiştir. Askerlik bitiminde tekrar Almanya’ya gitmiş 1984 yılında dönerek İstanbul’a yerleşmişti. Doktorluğunun yanında akupuntur ve akuenerji dallarında da kendini yetiştirmişti. Gerek meslek hayatındaki başarıları gerek insan ilişkilerindeki mükemmelliği ile anlatmayla bitmeyecek üstün nitelikli, örnek bir insandı.
Son zamanlarda daha sık olmak üzere hatıralarını Ata yurdumuz Orta Asya seyahatlerini çok güzel bir dille Face’de kendi sayfasında ve Silifke Lisesi arkadaşları sayfasında yayınlamıştı. Dersler çıkarılacak bir hayatı, örnek bir başarı hikâyesi vardı. Kesinlikle kitap haline getirilmeli diye düşünüyorum. Ayrıca arı-duru yazdığı şiirlerini de unutmamak gerekir.
Milliyetçi, vatansever, Turancı bir abimizdi. Arkadaşlarıyla Facebookta “Kazak Türkçesi - Kazakça - Qazaqşa - Qazaq Tili” sayfasını kurması onun dünya Türklüğü ve Turan ülküsüne olan bağlılığını anlatır sanıyorum.
Karaciğer kanseri olmuştu. Hastalığı ve tedavisi süresince tevekkülü, hastalığı kabullenişi, mücadelesi normal bir insanda görülmeyecek üstün davranışlardı. Hemşerimiz yakalandığı hastalığı atlatamayarak 22.07.2019 tarihinde vefat etti. Ruhu şad olsun.
Bu özel insan hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyenler kendi Facebook sayfasından hatıralarını okuyabilirler.