2023’e hızla ilerlerken siyasi partilerin hamleleri de giderek ses getiriyor…
Stratejik siyaset kavramından giderek uzaklaşan muhalefet partileri pişmiş aşlara soğuk sular dökmeye doyamıyor desem yeridir…
8 Nisan tarihli köşemde yer verdiğim “Bu Muhalefet 2023’te yeniden AK Parti dedirtecek” başlıklı yazım sonrası muhalefete yakın yorumcular dahil herkes “ne oluyor kendinize gelin” demeye başladı 6’lı ittifaka…
Sahi ne yapmaya çalışıyor bu muhalefet? Akıl karıştırayım derken iyice yönünü şaşıran
6+(-)1 ittifakın çatırdaması yakındır yazın bir yere… Yeni bir, hatta iki ittifak daha belirtebilir çünkü partilerin teşkilat yapıları ve seçmen tabanları mevcut bu kolajdan hiç ama hiç mutlu değil… Birinin “aslaaa” dediğine öteki “canıımmm” diyorken teşkilatına güven vermeyen muhalefet seçmenine nasıl güven versin ve cazip gelsin?
Özetle 6’lı ittifakın Tayyip Erdoğan karşıtlığı dışında hiçbir ortak paydası yok…
Gelelim mevcut muhalefetin doğuracağı yeni ittifak ihtimallerini analiz etmeye… Hemen ciddiye almayın canım benimkisi mevcut tablodan sadece niyet okuma…
Öyle görünüyor ki, CHP öncülüğünde aceleyle karılan ittifak betonu yakında çatlayacak… Uzun zamandır bilinçaltından sızan “olmuyor” tavırları şimdilerde ekranlarda ve kulislerde zikredilmeye başlandı… Bugün 6’lı masayı dağıttık deseler tüm partililer şapka fırlatır sevinçten…
O zaman hangi yeni ittifaklar ihtimal dahilinde diyorsunuz… Doğu ve Güneydoğu’da potansiyelini biraz yükselten Deva Partisi’yle Gelecek ve Saadet Partisi’ni ve hatta DP’yi yan yana görebiliriz…
O zaman CHP ve İYİ Parti yan yana kalabilir mi? Kalırsa oy potansiyelleri ne olur? HDP içerde mi olur her zamanki gibi “ghost” olarak dışarıda mı tutulur? Peki HDP kimden yana nasıl bir tavır alacak? Şu bir gerçek ki muhalefet HDP desteğini almadığı takdirde bir arpa boyu yol alamaz… HDP seçmeni de bunu çok iyi biliyor… Bilmekle kalmayıp perde arkasında durmaktan iyice sıkılan HDP’lilerin çok iyi bildiği bir şey daha var; mevcut 6’lı masaya hiç ama hiç güvenmiyor tüm Kürtler ve HDP’liler çünkü seçimden hemen sonra yine yok sayılacaklarını gayet iyi biliyorlar…
HDP’li üst düzey bir yöneticinin tüm Kürtlerin yüreğindeki duygulara tercüman olurcasına “Erdoğan’a sitem ediyoruz fakat Kürtlerin önündeki taşları temizleyen tek lider o oldu bu sebepten şartlar oluşursa tabi ki AK Parti ile birlikte seçime girmeyi istiyoruz” demiş midir? Bence demiştir… Neden demesin ki? Tarihinin zirvesini Erdoğan ile yakaladı Kürtler… Peki o şartlarda uzlaşırlar mı? Bekleyip göreceğiz…
HDP ve AK Parti uzlaşamadı diyelim o zaman belki de yeni bir ittifak tohumu ekilir “İmamoğlucular ve HDP’liler” zemininde…
Ve ben çoğunun aksine 2023 seçimine iki adaydan fazlasıyla gideceğimizi düşünüyorum…
İlk turda elenen adaylar ikinci turda tüm uzlaşı kozlarını masaya sürüp tarafını seçecek gibi görünüyor…
Sonrası mı? Sonrası aslında yeninin başlangıcı çünkü 2023 seçimi siyasi partiler açısından güç, ittifak, ideoloji dengelerinin yeniden güncellenmesine de vesile olacak…Ve asıl mesele; bu yeni siyasi tablo çerçevesinde Türkiye’nin nerede nasıl duracağıdır…