Yine bir 12 Eylül’ün yıl dönümündeyiz. Haliyle bir şeyler karalamak gerekiyor.
Eylül ayı bizim gibi o tarihte Üniversite öğrencisi olanlara daima “12 EYLÜL”ü, “12 Eylül” de ÜLKÜCÜLERİ hatırlatır.
Hayatlarının baharında gencecik yaşta toprağa düşen 5000 şehidi, on binlerce sakat kalanı, okullarından olanı, cezaevlerinde çile çekeni hatırlatır.
Bunları düşündükçe de öğrencilik yıllarımız, çekilen acılar, çileler... “Ocak”larda geçen acı tatlı günlerimiz, gençlik hayallerimiz bir film şeridi gibi akıp gider...
12 Eylül öncesi verilen o kutsal mücadele, O birlik beraberlik, o fedakarlık, o samimiyet,karda kışta omuzladığımız şehitler...
Tam 44 yıl geçti..
Acı tatlı hatıraları, özlemleri, samimiyeti , fedakarlıkları, çilesi , ızdırabı ile tam 44 yıl..
O günlerden bu günlere....
44 yıl önce 44 yıl sonra “ÜLKÜCÜ HAREKET” derseniz;
Şimdiki gençlerimizin hepsi baş tacı, yanlış anlamasınlar ama ben 12 Eylül öncesi nesli “ALTIN NESİL” olarak değerlendiriyorum.
Yazık oldu o Altın Nesile..
Karanlık güç odaklarının Milletimizi Alevi-Sünni, Türk- Kürt , Sağcı - Solcu diye böldüğü;
Planlı provakasyonlarla çıkarttığı kanlı olaylar sonucu o “ALTIN NESİL” Telef” oldu gitti.
Çok genç yaşında kimi şehit oldu, kimi sakat kaldı, kimi de cezaevlerinde çile çekerek en güzel yillarından oldu.
Hepisinin bu Devlet, bu Büyük Millet ve bu Vatan içi büyük hayalleri , özlemleri vardı. Hayatlarının baharında bunları göremeden bu dünyadan göçüp gittiler.
12 Eylül İhtilali Gümbür gümbür gelen bir “Hareket”in önüne set oldu. En büyük darbeyi Ülkücüler yedi.
İşte bu nedenle diyoruz ki ; 12 Eylül “ÜLKÜCÜ HAREKET”in katilidir.
İşte bu nedenle “KARA EYLÜL” diyoruz.
Peki bu “ALTIN NESLİN” hayallerini gerçekleştirme görevi üzerlerinde olan günümüz idarecileri bu kutsal görevi layıkıyla yerine getiriyorlar mı acaba ?
Bu konunun muhasebesini de sizin takdirlerinize bırakıyorum.
“ÜLKÜCÜ HAREKET”in “Dün”ü mü “Bugün”ü mü derseniz ;
Hiç tereddütsüz “ Dün”ü diyorum.
12 Eylül öncesinin “ALTIN NESLİ”ni saygıyla, şehitlerimizi rahmetle minnetle anıyorum. Ruhları şad mekanları cennet olsun inşallah.
Mithat SOLGUN